dispersion - English Turkish Sentences
English Turkish
dispersion dağılım n.
  • Distance, internal dispersion and climate have been significant obstacles to their development.
  • Uzaklık, iç dağılım ve iklim, gelişimlerinin önündeki önemli engeller olmuştur.
  • Distance, internal dispersion and climate have been significant obstacles to their development.
  • Mesafe, iç dağılım ve iklim, gelişimlerinin önündeki önemli engeller olmuştur.
Show More (-1)
dispersion yayılma n.
  • The current threat will force greater dispersion of the army's forces.
  • Mevcut tehdit, ordu güçlerinde daha fazla yayılmaya neden olacaktır.
Show More (-2)