|
- The report describes the effect of the dumping of milk on Jamaica and the dumping of beef on West Africa.
- Raporda Jamaika'ya yapılan süt dampinginin ve Batı Afrika'ya yapılan sığır eti dampinginin etkileri anlatılmaktadır.
- The background remains the same - dumping prices in the Korean shipyards.
- Arka plan aynı kalmıştır: Kore tersanelerindeki dampingli fiyatlar.
- Sadly, social and fiscal dumping hang over the Union.
- Ne yazık ki, sosyal ve mali damping Birliğin üzerinde asılı durmaktadır.
- Sadly, social and fiscal dumping hang over the Union.
- Ne yazık ki sosyal ve mali damping Birliğin üzerinde asılı durmaktadır.
- The background remains the same - dumping prices in the Korean shipyards.
- Arka plan aynı kalmıştır; Kore tersanelerindeki damping fiyatları.
- Food aid as a capped form of dumping is reprehensible.
- Dampingin sınırlandırılmış bir şekli olarak gıda yardımı kınanmalıdır.
- The European Union is, however, still guilty of dumping in return for export subsidies.
- Ancak Avrupa Birliği, ihracat teşvikleri karşılığında damping yapmaktan hala suçludur.
- This sorry state of affairs has been exacerbated by a dumping policy, especially in South Korea.
- Bu üzücü durum, özellikle Güney Kore'de uygulanan damping politikası nedeniyle daha da kötüleşmiştir.
- That way we will protect our markets and put an end to the dumping that is often concealed in the confusion.
- Bu şekilde piyasalarımızı koruyacak ve genellikle kafa karışıklığı içinde gizlenen dampinge son vereceğiz.
- The European Union is, however, still guilty of dumping in return for export subsidies.
- Ancak Avrupa Birliği, ihracat sübvansiyonları karşılığında damping yapmaktan hala suçludur.
- This disparity justifies protecting our internal market against social or environmental dumping by the world market.
- Bu eşitsizlik, iç pazarımızı dünya pazarının sosyal veya çevresel dampingine karşı korumayı haklı çıkarmaktadır.
Show More (8)
|