dynamite - English Turkish Sentences
English Turkish
dynamite dinamit n.
  • Few issues contain so much political dynamite and evoke so many feelings as tax issues.
  • Vergi meseleleri kadar siyasi dinamit içeren ve bu kadar çok duygu uyandıran çok az konu vardır.
  • We blew up a huge rock with dynamite.
  • Dinamitle büyük bir kayayı havaya uçurduk.
  • Dynamite fishing is extremely destructive to reef ecosystems.
  • Dinamit balıkçılığı resif ekosistemleri için son derece yıkıcıdır.
Show More (11)