|
- We're eating dinner right now.
- Şu an akşam yemeği yiyoruz.
- We were eating dinner when Tom called.
- Tom aradığında, akşam yemeği yiyorduk.
- The only time that Tom left the room was just before we ate dinner.
- Tom'un odadan ayrıldığı tek zaman tam akşam yemeği yememizden önceydi.
- Since you're here, you had better eat dinner.
- Mademki buradasın, akşam yemeği yesen iyi olur.
- Tom said Mary was tired of eating out and that she wanted to eat dinner at home.
- Tom, Mary'nin dışarıda yemek yemekten bıktığını ve evde akşam yemeği yemek istediğini söyledi.
- I haven't eaten dinner yet this evening.
- Bu akşam henüz akşam yemeği yemedim.
- When Tom got home, the children had already finished eating dinner.
- Tom eve geldiğinde çocuklar akşam yemeği yemeyi bitirmişti.
- Tom usually watches the news while he's eating dinner.
- Tom genellikle akşam yemeğini yerken haberleri izler.
- They're eating dinner now in the dining room.
- Yemek odasında şimdi akşam yemeği yiyorlar.
- They're eating dinner now in the dining room.
- Şu anda yemek odasında akşam yemeği yiyorlar.
- Tom and I ate dinner together.
- Tom ve ben birlikte akşam yemeği yedik.
- Tom has just finished eating dinner.
- Tom akşam yemeğini yemeyi henüz bitirdi.
- He often watches TV while eating dinner.
- Akşam yemeği yerken genelde televizyon izler.
- I am eating dinner with my husband.
- Kocamla akşam yemeği yiyorum.
- Tom and Mary were already eating dinner when I got home.
- Ben eve geldiğimde Tom ve Mary akşam yemeği yiyorlardı.
- Tom is eating dinner now.
- Tom şimdi akşam yemeği yiyor.
- He often watches TV while eating dinner.
- Akşam yemeği yerken sık sık televizyon izliyor.
- Tom usually watches CNN while he's eating dinner.
- Tom akşam yemeği yerken genellikle CNN izler.
- Tom was eating dinner when Mary arrived.
- Mary geldiğinde Tom akşam yemeğini yiyordu.
- Have you eaten dinner?
- Akşam yemeği yedin mi?
- Now he is eating dinner.
- O şu anda akşam yemeği yiyor.
- Tom and Mary ate dinner at an expensive restaurant.
- Tom ve Mary pahalı bir restoranda akşam yemeği yediler.
- He was so mad that he forgot to eat dinner.
- O kadar sinirliymiş ki akşam yemeği yemeyi unutmuş.
- I feed my dog just before I eat dinner.
- Köpeğimi akşam yemeği yemeden hemen önce besliyorum.
- I didn't eat dinner last night.
- Dün akşam yemek yemedim.
- We eat dinner in the dining room.
- Akşam yemeğini yemek odasında yiyoruz.
- I often watch the news while eating dinner.
- Akşam yemeğini yerken sık sık haberleri izlerim.
- Tom can't remember the last time he ate dinner with his family.
- Tom ailesiyle birlikte en son ne zaman akşam yemeği yediğini hatırlayamıyor.
- Tom and I eat dinner together every night.
- Tom ve ben her akşam, akşam yemeği yiyoruz.
- Tom expects Mary to eat dinner with him.
- Tom, Mary'nin onunla akşam yemeği yemesini bekliyor.
- Tom and I ate dinner together last night.
- Tom ve ben dün gece birlikte akşam yemeği yedik.
- Tom expects Mary to eat dinner with him.
- Tom, Mary'nin onunla akşam yemeği yemesini bekliyordu.
- Who will you eat dinner with tonight?
- Bu gece kimle akşam yemeği yiyeceksin?
- I've already eaten dinner.
- Ben zaten akşam yemeği yedim.
- I was eating dinner then.
- O zaman akşam yemeği yiyordum.
- When was the last time that you ate dinner with your parents?
- En son ne zaman ailenle birlikte akşam yemeği yedin?
- Have you eaten dinner yet?
- Akşam yemeğini yedin mi?
- I ate dinner at a restaurant on Park Street.
- Park caddesindeki bir restoranda akşam yemeği yedim.
- I washed the dishes after I'd eaten dinner.
- Akşam yemeği yedikten sonra bulaşıkları yıkadım.
- My father didn't eat dinner yet.
- Babam henüz akşam yemeği yemedi.
- I have to eat dinner with my boss tonight.
- Bu akşam patronumla akşam yemeği yemem gerekiyor.
- I invited Tom to eat dinner with us tomorrow.
- Yarın bizimle birlikte akşam yemeği yemesi için Tom'u davet ettim.
- Tom and Mary were already eating dinner when I got home.
- Eve döndüğümde Tom ve Mary zaten akşam yemeği yiyorlardı.
- Why doesn't he eat dinner with me anymore?
- Neden artık o benimle akşam yemeği yemiyor?
- Tom said he wanted to go home and eat dinner with his wife.
- Tom eve gitmek ve karısıyla akşam yemeği yemek istediğini söyledi.
- We eat dinner in the dining room.
- Biz yemek odasında akşam yemeği yeriz.
- Let's eat dinner.
- Akşam yemeği yiyelim.
- We ate dinner at a restaurant.
- Bir restoranda akşam yemeği yedik.
- Have you eaten dinner yet?
- Henüz akşam yemeğini yemedin mi?
- I was eating dinner.
- Akşam yemeği yiyordum.
- Let's go out and eat dinner together from time to time.
- Zaman zaman çıkalım ve birlikte akşam yemeği yiyelim.
- Who are you going to eat dinner with?
- Kimle akşam yemeği yiyeceksin?
- Tom was so tired that he fell to sleep without eating dinner.
- Tom o kadar yorgundu ki akşam yemek yemeden uyuyakaldı.
- Tom invited Mary over to eat dinner.
- Tom Mary'yi akşam yemeği yemeye davet etti.
- Everyone was at the table eating dinner.
- Herkes masada akşam yemeği yiyordu.
- Tom and Mary eat dinner together almost every evening.
- Tom ve Mary neredeyse her akşam birlikte akşam yemeği yerler.
- Many families eat dinner while watching TV.
- Birçok aile TV izlerken akşam yemeği yerler.
- Tom is eating dinner now in the dining room.
- Tom şimdi yemek odasında akşam yemeği yiyor.
- I'm eating dinner now.
- Ben şimdi akşam yemeği yiyorum.
- I feed my dog just before I eat dinner.
- Akşam yemeğini yemeden hemen önce köpeğimi beslerim.
- Tom invited Mary over to eat dinner.
- Tom akşam yemeği yemek için Mary'yi eve davet etti.
- Who do you plan to eat dinner with?
- Kimle akşam yemeği yemeyi planlıyorsun?
- Tom didn't come all the way from Boston just to eat dinner with us.
- Tom sadece bizimle akşam yemeği yemek için Boston'dan tüm yolu gelmedi.
- Tom and Mary have already eaten dinner.
- Tom ve Mary zaten akşam yemeğini yediler.
- I didn't eat dinner last night.
- Dün gece akşam yemeği yemedim.
- Who are you eating dinner with tonight?
- Bu gece kiminle akşam yemeği yiyeceksin?
- I often watch the news while eating dinner.
- Akşam yemeği yerken sıklıkla haber seyrederim.
- With whom are you eating dinner?
- Kimle akşam yemeği yiyorsun?
- I'm sorry, but I can't eat dinner with you.
- Üzgünüm ama sizinle akşam yemeği yiyemem.
- I washed the dishes after I'd eaten dinner.
- Akşam yemeğini yedikten sonra bulaşıkları yıkadım.
- I can't remember the last time I ate dinner with Tom.
- Tom'la en son ne zaman akşam yemeği yediğimi hatırlayamıyorum.
- Do you often eat dinner at Tom's house?
- Tom'un evinde sık sık akşam yemeği yiyor musunuz?
- I already ate dinner.
- Zaten akşam yemeği yedim.
- Tom is planning to eat dinner with Mary tonight.
- Tom bu gece Mary'yle akşam yemeği yemeği planlıyor.
- We'll eat dinner as soon as Tom gets home.
- Tom eve gelir gelmez akşam yemeği yeriz.
- Tom watched TV while he ate dinner.
- Tom akşam yemeğini yerken TV izledi.
- May I eat dinner with you?
- Seninle akşam yemeği yiyebilir miyim?
- Tom often eats dinner with Mary.
- Tom sık sık Mary ile akşam yemeği yiyor.
- We're eating dinner right now.
- Şu anda akşam yemeği yiyoruz.
- Tom often watches TV while eating dinner.
- Tom akşam yemeği yerken çoğunlukla TV izler.
- Tom was so tired that he fell to sleep without eating dinner.
- Tom o kadar yorgundu ki akşam yemeği yemeden uykuya daldı.
- Tom and I eat dinner together every night.
- Tom ve ben her gece akşam yemeği yiyoruz.
- Since you're here, you had better eat dinner.
- Burada olduğuna göre akşam yemeğini yesen iyi edersin.
- Because they're eating dinner.
- Çünkü onlar akşam yemeği yiyorlar.
- I was eating dinner.
- Akşam yemeğini yiyordum.
- Tom was eating dinner when Mary arrived.
- Mary geldiğinde Tom akşam yemeği yiyordu.
- When do you eat dinner?
- Ne zaman akşam yemeği yersin?
- Tom has just finished eating dinner.
- Tom az önce akşam yemeğini yemeyi bitirdi.
- When was the last time you ate dinner with your parents?
- Son kez ne zaman ebeveynlerinle akşam yemeği yedin?
- I was eating dinner then.
- Akşam yemeği yiyordum.
Show More (87)
|