English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | entrap (someone) in (something) v. | tuzağa düşürmek |
Phrasals | entrap (someone) in (something) v. | tuzağa çekmek |
Phrasals | entrap (someone) in (something) v. | (birini bir şeye) mecbur etmek |
Phrasals | entrap (someone) in (something) v. | (birini bir şeye) zorlamak |
Phrasals | entrap (someone) in (something) v. | (birini) kandırarak (bir şeyin) içine çekmek |
Phrasals | entrap (someone) in (something) v. | (birini) numarayla/hileyle (bir şeyin) içine çekmek |