|
- Eternity is a long time.
- Sonsuzluk uzun bir zaman.
- Let us print the image of eternity on our life.
- Sonsuzluğun görüntüsünü hayatımıza basalım.
- I've crossed the seas of eternity to understand that the notion of time is nothing but an illusion.
- Zaman kavramının bir yanılsamadan başka bir şey olmadığını anlamak için sonsuzluk denizlerini aştım.
- If there's something more terrifying in the world than eternity, then it's probably the current progress of my diploma thesis.
- Dünyada sonsuzluktan daha korkunç bir şey varsa, o da muhtemelen diploma tezimin şu anki ilerleyişidir.
- There will always be things I will never learn, I don't have eternity before me!
- Her zaman asla öğrenemeyeceğim şeyler olacak, önümde sonsuzluk yok!
- We work for eternity, not for the moment.
- Sonsuzluk için çalışıyoruz, an için değil.
- Beginners for eternity, stay on the sidelines.
- Sonsuzluk için başlayanlar, kenarda kalırlar.
- For experience and learning, eternity is not enough.
- Tecrübe ve öğrenme için sonsuzluk yeterli değildir.
- Tom bought an eternity ring for Mary, as a token of his undying love for her.
- Tom ona duyduğu ölümsüz aşkın bir simgesi olarak Mary'ye bir sonsuzluk yüzüğü satın aldı.
- Time is the sin of eternity.
- Zaman sonsuzluğun günahıdır.
- Eternity is a long time.
- Sonsuzluk, uzun bir zamandır.
- Live in the moment, live for eternity!
- Anı yaşa, sonsuzluk için yaşa!
- Tom bought an eternity ring for Mary, as a token of his undying love for her.
- Tom, Mary'ye olan sonsuz aşkının bir simgesi olarak ona sonsuzluk yüzüğü aldı.
- For experience and learning, eternity is not enough.
- Deneyim ve öğrenme için sonsuzluk yeterli değildir.
Show More (11)
|
