executes

Meanings of "executes" in Turkish English Dictionary : 31 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	execute v.	infaz etmek
Execute her. Onu infaz edin. More Sentences
2	Common Usage	execute v.	idam etmek
In Iran alone a total of 35 people, both men and women, have already been executed this year in various ways. Sadece İran'da bu yıl içinde kadın ve erkek olmak üzere toplam 35 kişi çeşitli şekillerde idam edildi. More Sentences
3	Common Usage	execute v.	yapmak
That seems like a poorly executed portrait. Bu kötü yapılmış bir portre gibi görünüyor. More Sentences
General
4	General	execute v.	yerine getirmek
We are bound to execute your father's will. Bizler babanızın vasiyetini yerine getirmekle yükümlüyüz. More Sentences
5	General	execute v.	gerçekleştirmek
We collected the data, but the analysis was executed by a computer. Verileri biz topladık, ancak analiz bir bilgisayar tarafından gerçekleştirildi. More Sentences
6	General	execute v.	yürütmek
Parliament has to play an even greater role in the interinstitutional communication strategy executed by the Commission. Parlamento, Komisyon tarafından yürütülen kurumlar arası iletişim stratejisinde daha da büyük bir rol oynamalıdır. More Sentences
7	General	execute v.	uygulamak
Please execute all the steps in the right order. Lütfen tüm adımları doğru sırada uygulayın. More Sentences
8	General	execute v.	idam edilmek
He was executed for first-degree murder. Birinci derece cinayetten idam edildi. More Sentences
Trade/Economic
9	Trade/Economic	execute v.	yürütmek
The interpreter executes the control flow commands and forwards other commands to BS2000. Yorumlayıcı, kontrol akışı komutlarını yürütür ve diğer komutları BS2000'e iletir. More Sentences
Technical
10	Technical	execute v.	uygulamak
The next key step is creating and executing a marketing plan. Bir sonraki önemli adım bir pazarlama planı oluşturmak ve uygulamaktır. More Sentences
Computer
11	Computer	execute v.	yürütmek
There are a few key principles you will need to implement to execute an effective Amazon SEO strategy. Etkili bir Amazon SEO stratejisi yürütmek için uygulamanız gereken birkaç temel ilke vardır. More Sentences
General
12	General	execute v.	sergilemek
13	General	execute v.	icra etmek
14	General	execute v.	etmek
15	General	execute v.	infaz etmek (bir yargıyı)
16	General	execute v.	ifa etmek
17	General	execute v.	yapmak (manevra/hareket)
18	General	execute v.	düzenlemek
19	General	execute v.	işletmek
20	General	execute v.	başarmak
21	General	execute v.	ortaya koymak
22	General	execute v.	bir hükmü infaz etmek
23	General	execute v.	tatbik etmek
Trade/Economic
24	Trade/Economic	execute v.	icra etmek
25	Trade/Economic	execute v.	imzalamak
26	Trade/Economic	execute v.	tanzim ve tevdi etmek
Law
27	Law	execute v.	icra etmek
Computer
28	Computer	execute expr.	çalıştır
29	Computer	execute expr.	komutgönder
30	Computer	execute expr.	yürüt
Ottoman Turkish
31	Ottoman Turkish	execute v.	ifa etmek

Meanings of "executes" with other terms in English Turkish Dictionary : 41 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	execute (a task) v.	yerine getirmek
The Railways Agency must also have enough powers to be able to execute its tasks properly. Demiryolları Ajansı da görevlerini düzgün bir şekilde yerine getirebilmek için yeterli yetkiye sahip olmalıdır. More Sentences
2	General	execute the plan v.	planı uygulamak
At last, she executed the plan. Sonunda planı uyguladı. More Sentences
3	General	execute transactions v.	muamele yapmak
4	General	execute with extreme prejudice v.	yargısız infaz yapmak
5	General	execute by hanging v.	asarak idam etmek
6	General	execute and sign v.	akd ve imza etmek
7	General	execute a project v.	projeyi yürütmek
8	General	co-execute v.	ortak yürütmek
9	General	execute by firing squad v.	kurşuna dizmek
10	General	execute under hand or under seal v.	imzalı ve mühürlenmiş bir şekilde düzenlemek (belge)
11	General	execute transaction v.	işlem yürütmek
12	General	execute transaction v.	işlem gerçekleştirmek
13	General	execute agreement v.	sözleşme yapmak
14	General	re-execute v.	yeniden ifa etmek
15	General	re-execute v.	tekrar yerine getirmek
16	General	re-execute v.	yeniden icra etmek
17	General	re-execute v.	tekrar yürütmek
18	General	re-execute v.	yeniden işletmek
19	General	re-execute v.	tekrar gerçekleştirmek
Trade/Economic
20	Trade/Economic	execute and deliver v.	akdetmek ve tevdi etmek
21	Trade/Economic	execute a work v.	iş görmek
Law
22	Law	initiate and execute and finalize all activating within the ambit of our corporate charter of incorporation n.	şirketimiz ana sözleşmesi ile belirlenen şirketin amaç konusuna giren tüm işlemleri ifa ve ikmale
23	Law	execute the judgments rendered or the settlements concluded in this matter n.	mahkeme kararlarını ve sulhnameleri tenfize ve bu konuda ödemeleri yapmaya
24	Law	authority to execute code n.	kanunu icra mercii
25	Law	jurisdiction to execute n.	infaz yetkisi
26	Law	execute by shooting v.	kurşuna dizmek
27	Law	execute a judgment v.	hükmü icra etmek
28	Law	execute public deeds expr.	amme senetlerinin tenfizine
Computer
29	Computer	remote execute n.	uzaktan çalıştırma
30	Computer	execute method n.	çalıştırma yöntemi
31	Computer	execute only flag n.	salt-çalıştır işareti
32	Computer	write execute expr.	yazma ve yürütme
33	Computer	write execute expr.	yazma yürütme
34	Computer	execute scripts expr.	komut dosyalarını çalıştır
35	Computer	execute file expr.	dosyayı çalıştır
36	Computer	execute sql expr.	sql yürüt
37	Computer	execute key expr.	anahtarı çalıştır
38	Computer	on cmd execute expr.	komut yürütüldüğünde
Telecom
39	Telecom	execute source n.	yürütme kaynağı
40	Telecom	execute target n.	yürütme hedefi
Aeronautic
41	Aeronautic	execute missed approach n.	pas geçme