Turkish - English Sentences
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Sentences
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Hide
Details
Clear
History :
gözelerin ölümü
deprecation
History
English
Turkish
1
fairness
adalet
n.
It is therefore crucial to make the fight for transparency and
fairness
part of our daily work.
Bu nedenle şeffaflık ve
adalet
için mücadeleyi günlük çalışmalarımızın bir parçası haline getirmek çok önemlidir.
A new Statute for Members must aim at
fairness,
transparency and efficiency.
Üyeler için yeni bir Tüzük,
adaleti,
şeffaflığı ve verimliliği hedeflemelidir.
Show More (-1)
2
fairness
insaf
n.
A true leader should have a sense of justice and
fairness.
Gerçek bir liderin adalet ve
insaf
duygusuna sahip olması gerekir.
Show More (-2)