English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | fence someone in v. | birini kısıtlamak |
Phrasals | fence someone in v. | birine kısıtlama/sınır koymak |
Phrasals | fence someone in v. | birinin özgürlüğünü kısıtlamak |
Phrasals | fence someone in v. | birini kafeslemek/kafese almak |