fiance - English Turkish Sentences
English Turkish
fiance nişanlı n.
  • Tom didn't tell me Mary was his fiancée.
  • Tom bana Mary'nin onun nişanlısı olduğunu söylememişti.
  • I didn't tell Tom Mary was my fiancée.
  • Mary'nin benim nişanlım olduğunu Tom'a söylemedim.
  • She often speaks about her fiancé.
  • O sık sık nişanlısı hakkında konuşur.
Show More (38)