fill in (for someone or something) - English Turkish Sentences
English Turkish
fill in (for someone or something) (birinin/bir şeyin) yerini doldurmak v.
  • Once again, I want to thank Parliament for allowing me to fill in for my colleague.
  • Meslektaşımın yerini doldurmama izin verdiği için Parlamento'ya bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.
  • Once again, I want to thank Parliament for allowing me to fill in for my colleague.
  • Bir kez daha, meslektaşımın yerini doldurmama izin verdiği için Parlamento'ya teşekkür etmek istiyorum.
  • I'll find someone to fill in for you.
  • Yerini dolduracak birini bulacağım.
Show More (2)