fishy - English Turkish Sentences
English Turkish
fishy şüpheli adj.
  • There is something fishy here.
  • Burada şüpheli bir şey var.
  • There is something fishy here.
  • Burada şüpheli bir şeyler var.
  • The fisherman's story is fishy.
  • Balıkçının hikayesi şüpheli.
Show More (3)
fishy balık kokulu adj.
  • Seaganism is a fishy diet.
  • Deniz veganlığı balık kokulu bir beslenme tarzıdır.
Show More (-2)