|
- Many farmers do not even sleep for days.
- Birçok çiftçi günlerce uyuyamıyor bile.
- Puts you under fast, keeps you dreaming for days.
- Seni hemen uyutuyor, günlerce rüya görmeni sağlıyor.
- Puts you under fast, keeps you dreaming for days.
- Sizi hızlıca uyutur, günlerce rüya görmenizi sağlar.
- Sometimes I don’t talk for days on end.
- Bazen günlerce konuşmam.
- He looked as if he hadn't eaten for days.
- O sanki günlerce yemek yememiş gibi baktı.
- After the fire, the smell of smoke in the air lasted for days.
- Yangından sonra havadaki duman kokusu günlerce sürdü.
- I couldn't forget Marika's voice for days.
- Marika'nın sesini günlerce unutamadım.
- The two sides negotiated for days.
- İki taraf günlerce pazarlık yaptı.
- They avoided each other for days.
- Günlerce birbirlerinden kaçtılar.
- He had to go without food for days.
- O günlerce yiyeceksiz idare etmek zorunda kaldı.
- It went on for days.
- O günlerce devam etti.
- He often goes without food for days.
- Sık sık günlerce aç kalır.
- The two sides negotiated for days.
- İki taraf günlerce müzakere ettiler.
- They avoided each other for days.
- Günlerce birbirlerinden kaçındılar.
- He had to go without food for days.
- Günlerce aç kalmak zorunda kaldı.
- Sami didn't respond for days.
- Sami günlerce cevap vermedi.
- He often goes without food for days.
- O sık sık günlerce yiyeceksiz idare eder.
- Sometimes I don’t talk for days on end.
- Bazen günlerce konuşmadığım oluyor.
- Tom and Mary avoided each other for days.
- Tom ve Mary günlerce birbirlerinden uzak durdular.
- It rained for days.
- Günlerce yağmur yağdı.
- I could do this for days.
- Bunu günlerce yapabilirim.
- After the fire, the smell of smoke in the air lasted for days.
- Yangından sonra, havadaki duman kokusu günlerce sürdü.
- The forest burned for days.
- Orman günlerce yandı.
- After the fire, the smell of smoke remained in the air for days.
- Yangından sonra duman kokusu günlerce havada kaldı.
- After the fire, the smell of smoke remained in the air for days.
- Yangından sonra, duman kokusu günlerce havada kaldı.
- It snowed for days on end.
- Günlerce kar yağdı.
- I mulled over it for days.
- Günlerce kafa patlattım buna.
- He might not have eaten for days.
- O günlerce yemek yememiş olabilir.
- I mulled over it for days.
- Günlerce düşündüm.
- It went on for days.
- Günlerce devam etti.
Show More (27)
|
