English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | fur n. | kürk | ||
Imitation furs are much cheaper than real ones. İmitasyon kürkler gerçeklerinden çok daha ucuz olur. More Sentences |
||||
General | ||||
General | fur n. | kazantaşı | ||
This mixture can prevent fur growth on the pipes. Bu karışım borularda kazantaşı oluşumunu önleyebilir. More Sentences |
||||
General | fur n. | (hayvanda) tüyler | ||
Jellybean spends most of the day cleaning her fur. Jellybean günün büyük bir kısmını tüylerini temizleyerek geçiriyor. More Sentences |
||||
General | fur v. | (pas, küf, vb.) kaplamak | ||
All of the blades were furred with rust. Bıçakların hepsi pasla kaplanmıştı. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Technical | fur n. | kürk | ||
She always wears expensive furs. Her zaman pahalı kürkler giyiyor. More Sentences |
||||
Textile | ||||
Textile | fur n. | kürk | ||
Fur farming is banned in this region. Bu bölgede kürk üreticiliği yasaklanmıştır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | fur n. | kireç (çaydanlıkta/borularda oluşan) | ||
General | fur n. | kürklü hayvan | ||
General | fur n. | kürklü giysi | ||
General | fur n. | dil pası | ||
General | fur n. | post | ||
General | fur v. | kürk ile kaplamak | ||
General | fur v. | kürk ile süslemek | ||
Technical | ||||
Technical | fur n. | post | ||
Slang | ||||
Slang | fur n. | polis |