garlic - English Turkish Sentences
English Turkish
garlic sarımsak n.
  • There was too much garlic in the sauce.
  • Sosun içinde çok fazla sarımsak vardı.
  • When the garlic is golden, add the fish.
  • Sarımsak altın rengini alınca balığı ekleyin.
  • You shouldn't eat garlic before going out on a date.
  • Bir randevuya çıkmadan önce sarımsak yememelisiniz.
Show More (24)
garlic sarımsak tadı n.
  • The soup tastes of garlic.
  • Çorbadan sarımsak tadı geliyor.
  • This dish has a strong flavor of garlic.
  • Bu yemekte güçlü bir sarımsak tadı var.
Show More (-1)