|
- The Knights of the Round Table gathered around the table.
- Yuvarlak Masa Şövalyeleri masanın etrafında toplandı.
- They gathered around the campfire.
- Onlar kamp ateşi etrafında toplandılar.
- Everyone gathered around Tom.
- Herkes Tom'un etrafında toplandı.
- Fame is the sum of all misunderstandings that gather around a name.
- Şöhret, bir ismin etrafında toplanan tüm yanlış anlamaların toplamıdır.
- We gathered around the teacher.
- Öğretmenin etrafında toplandık.
- Everyone gathered around me.
- Herkes etrafımda toplandı.
- The children gathered around where Tom was seated and watched him play his guitar.
- Çocuklar Tom'un oturduğu yerin etrafında toplanmış, gitar çalmasını izliyorlardı.
- Everyone gathered around them.
- Herkes onların etrafında toplandı.
- The whole family gathered around the big Christmas tree.
- Bütün aile büyük noel ağacının etrafında toplandı.
- The Knights of the Round Table gathered around the table.
- Yuvarlak Masa Şövalyeleri, masanın etrafında toplandılar.
- The crowd gathered around the speaker.
- Kalabalık, konuşmacının etrafında toplandı.
- Tom, Mary and John are gathered around Alice.
- Tom, Mary ve John Alice'in etrafında toplandılar.
- A crowd soon gathered around Tom.
- Bir kalabalık kısa bir süre sonra Tom'un etrafında toplandı.
- They gathered around the campfire.
- Kamp ateşinin etrafında toplandılar.
- The crowd gathered around the speaker.
- Kalabalık konuşmacının etrafında toplandı.
- Everyone gathered around him.
- Herkes onun etrafında toplandı.
- Fame is the sum of all misunderstandings that gather around a name.
- Şöhret bir isim etrafında toplanan tüm yanlış anlamaların toplamıdır.
- Tom, Mary and John are gathered around Alice.
- Tom, Mary ve John; Alice'in etrafında toplandılar.
- Everyone gathered around her.
- Herkes onun etrafında toplandı.
- Tom was talking to a group of men gathered around the conference table.
- Tom konferans masasının etrafında toplanmış bir grup erkekle konuşuyordu.
- The teacher ordered the students to gather around the big tree.
- Öğretmen öğrencilere büyük ağacın etrafında toplanmalarını emretti.
- Jane had hardly entered the room when the students gathered around her.
- Öğrenciler onun etrafında toplandığında Jane odaya girmemişti bile.
- A crowd soon gathered around him.
- Kalabalık, kısa bir süre içinde onun etrafında toplandı.
Show More (20)
|
