|
- Tom wanted to tell Mary where he hid the gold coins, but John told him not to.
- Tom, altın paraları nereye sakladığını Mary'ye söylemek istedi fakat John ona yapmamasını söyledi.
- This is where Tom said he found the gold coin.
- Tom'un altın parayı bulduğunu söylediği yer burası.
- This is where Tom said he found the gold coin.
- Bu Tom'un altın parayı bulduğunu söylediği yer.
- Tom pried up the floorboards looking for the hidden gold coins.
- Tom gizli altın paraları bulmak için döşeme tahtalarını söktü.
- Tom found an ancient gold coin.
- Tom eski bir altın para buldu.
- Tom never told anyone where he hid the gold coins.
- Tom altın paraları nereye sakladığını hiç kimseye söylemedi.
- The gold coin was much more valuable than was supposed.
- Altın para düşünülenden çok daha değerliydi.
- Tom hid the gold coins where he thought no one would find them.
- Tom altın paraları kimsenin bulamayacağını düşündüğü bir yere sakladı.
- Tom hid the gold coins where he thought nobody would find them.
- Tom altın paraları kimsenin bulamayacağını düşündüğü bir yere sakladı.
- Tom hid the gold coins where he thought nobody would find them.
- Tom, altın paraları kimsenin bulamayacağını düşündüğü yerde sakladı.
- Tom hid the gold coins where he thought no one would find them.
- Tom, altın paraları kimsenin bulamayacağını düşündüğü yerde sakladı.
- Tom told Mary where he hid the gold coins.
- Tom, Mary'ye altın paraları nereye sakladığını söyledi.
- Tom found some gold coins in his backyard.
- Tom arka bahçesinde bazı altın paralar buldu.
- The piano tuner discovered a hoard of gold coins hidden under the piano's keyboard.
- Piyano akortçusu, piyanonun klavyesinin altında gizlenmiş bir altın para zulası keşfetti.
- Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.
- Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar ve soyu tükenmiş hayvan fosilleri gibi birçok ilginç şey buldular.
- Tom found three gold coins in his backyard.
- Tom arka bahçesinde üç tane altın para buldu.
- Tom found three gold coins in his backyard.
- Tom arka bahçesinde üç altın para buldu.
- Tom wanted to tell Mary where he hid the gold coins, but John told him not to.
- Tom altın paraları nereye sakladığını Mary'ye söylemek istedi ama John ona söylememesini söyledi.
- Here's a gold coin.
- İşte bir altın para.
- The piano tuner discovered a hoard of gold coins hidden under the piano's keyboard.
- Piyano akortçusu, piyanonun klavyesinin altına gizlenmiş bir altın para yığını keşfetti.
- Scuba divers have found many interesting things under water including gold coins, ancient ruins, and fossils of extinct animals.
- Tüplü dalgıçlar suyun altında altın paralar, antik kalıntılar, soyu tükenmiş hayvanların kalıntıları dahil birçok ilginç şey buldu.
- I'm the only one who knows where Tom hid the gold coins.
- Tom'un altın paraları nereye sakladığını bilen tek kişi benim.
- The chest contained gold coins.
- Sandıkta altın paralar vardı.
- Tom told me where you hid the gold coins.
- Tom bana altın paraları nereye sakladığını söyledi.
- Tom never told anyone where he hid the gold coins.
- Tom altın paraları nereye sakladığını kimseye söylemedi.
Show More (22)
|
