1 |
gratitude |
minnettarlık |
n. |
|
- For that the rapporteur deserves our gratitude.
- Raportör bunun için minnettarlığımızı hak ediyor.
- I want to voice here my gratitude to Günter Verheugen, who has proved to be an astute, passionate negotiator.
- Burada, zeki ve tutkulu bir müzakereci olduğunu kanıtlayan Günter Verheugen'e minnettarlığımı dile getirmek istiyorum.
- I think we should note this with a sense of gratitude.
- Sanırım bunu minnettarlık duygusuyla not etmeliyiz.
- We stand at their side unhesitatingly and express our admiration and our gratitude to them.
- Hiç tereddüt etmeden onların yanındayız ve onlara hayranlığımızı ve minnettarlığımızı ifade ediyoruz.
- Let me express my gratitude for the way your conception of it coheres with our own.
- Bu konudaki anlayışınızın bizimkiyle örtüşmesi nedeniyle minnettarlığımı ifade etmeme izin verin.
- We will also forever associate it with a sense of gratitude.
- Ayrıca bunu sonsuza kadar minnettarlık duygusuyla ilişkilendireceğiz.
- I want to include in this expression of gratitude Parliament as a whole and in particular its President, Pat Cox.
- Bu minnettarlık ifadesine Parlamento'nun tamamını ve özellikle de Başkanı Pat Cox'u dahil etmek istiyorum.
- My gratitude to them is no less heartfelt.
- Onlara duyduğum minnettarlık da en az bu kadar içten.
- So let me express my gratitude for that.
- Bunun için minnettarlığımı ifade etmeme izin verin.
- Tom certainly deserves our gratitude.
- Tom kesinlikle minnettarlığımızı hak ediyor.
- His face clearly shows gratitude.
- Yüzü açıkça minnettarlık gösteriyor.
- He gave a tip as a sign of gratitude.
- Minnettarlık göstergesi olarak bahşiş verdi.
- I expressed my gratitude for what he did for me.
- Onun benim için yaptığı şey için minnettarlığımı dile getirmiştim.
- He offered me some money in token of gratitude.
- Minnettarlık göstergesi olarak bana biraz para verdi.
- Gratitude is the sign of noble souls.
- Minnettarlık asil ruhların göstergesidir.
- He showed no gratitude for the offer.
- Öneri için hiçbir minnettarlık göstermedi.
- He gave me this doll in token of his gratitude.
- Minnettarlığının bir göstergesi olarak bana bu bebeği verdi.
- That's gratitude for you.
- Bu senin için bir minnettarlık.
- Before graduation, I went to visit my teacher to express my gratitude for everything he'd done for me.
- Mezun olmadan önce, benim için yaptığı her şey için minnettarlığımı ifade etmek üzere öğretmenimi ziyarete gittim.
- I would like to express my gratitude to her.
- Ona minnettarlığımı ifade etmek isterim.
- He showed no gratitude for the offer.
- Teklif için hiç minnettarlık göstermedi.
- Words can't express our gratitude.
- Sözcükler minnettarlığımızı ifade edemez.
- I expressed my gratitude for what he did for me.
- Benim için yaptıklarından dolayı minnettarlığımı ifade ettim.
- Words can't express our gratitude.
- Kelimeler minnettarlığımızı ifade edemez.
- He offered me some money in token of gratitude.
- Minnettarlığının göstergesi olarak bana biraz para teklif etti.
- I don't know how to express my gratitude.
- Minnettarlığımı nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum.
- I'd like to express my gratitude.
- Minnettarlığımı ifade etmek isterim.
- His face clearly shows gratitude.
- Onun yüzü açıkça minnettarlık gösteriyor.
- He gave me this doll in token of his gratitude.
- Minnettarlık göstergesi olarak bana bu bebeği verdi.
- I'd like to express my gratitude.
- Minnettarlığımı ifade etmek istiyorum.
- I offer you my gratitude.
- Size minnettarlığımı sunuyorum.
- This is a small token of my gratitude.
- Bu minnettarlığımın küçük bir göstergesi.
Show More (29)
|
2 |
gratitude |
şükran |
n. |
|
- I wish to express my personal gratitude to him on behalf of the European Parliament.
- Avrupa Parlamentosu adına kendisine şahsen şükranlarımı ifade etmek isterim.
- I should like to express my gratitude to honourable Members for tabling this motion for a resolution.
- Bu önergeyi karara bağladıkları için Sayın Üyelere şükranlarımı sunuyorum.
- I wish to express my support for the report, and my gratitude to the rapporteur for his commitment.
- Rapora desteğimi ve raportöre kararlılığı için şükranlarımı ifade etmek isterim.
- And let me reiterate my gratitude to the Commission, which has done so much good groundwork.
- Ve bu kadar iyi bir zemin çalışması yapan Komisyona şükranlarımı yinelememe izin verin.
- I want to include in this expression of gratitude Parliament as a whole and in particular its President, Pat Cox.
- Bu şükran ifadesine bir bütün olarak Parlamentoyu ve özellikle de Başkanı Pat Cox'u da dahil etmek istiyorum.
- May I express gratitude to the Commission for its support?
- Desteği için Komisyon'a şükranlarımı sunabilir miyim?
- I should like to express gratitude on behalf of our group for the way in which he acquitted himself of this task.
- Bu görevi yerine getirme şeklinden dolayı grubumuz adına kendisine şükranlarımı sunmak isterim.
- I want to voice here my gratitude to Günter Verheugen, who has proved to be an astute, passionate negotiator.
- Burada, zeki ve tutkulu bir müzakereci olduğunu kanıtlayan Günter Verheugen'e şükranlarımı sunmak istiyorum.
- I would also like to express my gratitude for the very good cooperation that we have built up over the years.
- Ayrıca yıllar boyunca kurduğumuz çok iyi işbirliği için de şükranlarımı ifade etmek isterim.
- I offer you my gratitude.
- Size şükranlarımı sunarım.
- Gratitude is the sign of noble souls.
- Şükran asil ruhların işaretidir.
Show More (8)
|
3 |
gratitude |
minnet |
n. |
|
- We owe you our respect and gratitude for promoting this process.
- Bu süreci desteklediğiniz için size saygı ve minnet borçluyuz.
- That's gratitude for you.
- Bu sizin için bir minnet borcu.
Show More (-1)
|