1 |
haemorrhage |
kanama |
n. |
|
- The patient was rushed to the hospital due to a severe haemorrhage.
- Hasta şiddetli bir kanama nedeniyle acilen hastaneye kaldırıldı.
- The din can cause permanent damage to the ear bones, and brain and lung haemorrhage.
- Gürültü kulak kemiklerinde kalıcı hasara, beyin ve akciğer kanamasına neden olabilir.
- The din can cause permanent damage to the ear bones, and brain and lung haemorrhage.
- Dinleme, kulak kemiklerinde kalıcı hasara, beyin ve akciğer kanamasına neden olabilir.
Show More (0)
|
2 |
haemorrhage |
hızla kaybetmek |
v. |
|
- The workers haemorrhaged jobs during the recession.
- İşçiler ekonomik durgunluk sırasında işlerini hızla kaybetmişlerdir.
Show More (-2)
|
3 |
haemorrhage |
hızla kan kaybetme |
v. |
|
- The accident victim continued to haemorrhage despite efforts to stop it.
- Doktorların kanamayı durdurma çabalarına rağmen, kazazede hızla kan kaybetmeye devam etti.
Show More (-2)
|
4 |
haemorrhage |
kan kaybı |
n. |
|
- The company experienced a financial haemorrhage.
- Şirket finansal açıdan kan kaybı yaşadı.
Show More (-2)
|