Turkish - English Sentences
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Sentences
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Hide
Details
Clear
History :
aufschlagspiel
History
English
Turkish
1
inference
çıkarım
n.
It's hard to draw
inferences
from this data set.
Bu veri setinden hareketle
çıkarım
yapmak zor.
We will be asking for a split vote in order to isolate these words, to prevent such an
inference.
Bu kelimelerin ayrıştırılması ve böyle bir
çıkarımın
önüne geçilmesi için oylama yapılmasını isteyeceğiz.
All sorts of
inferences
like these have been doing the rounds lately.
Son zamanlarda bu türden
çıkarımlar
ortalıkta dolaşıyor.
We will be asking for a split vote in order to isolate these words, to prevent such an
inference.
Böyle bir
çıkarımı
engellemek amacıyla bu kelimeleri ayırmak için oylama yapılmasını isteyeceğiz.
Show More (1)
2
inference
çıkarım yapma
n.
If Frank is guilty, then, by
inference
, so is his business partners.
Frank suçluysa,
çıkarım yoluyla
düşündüğümüzde, iş ortakları da suçludur.
Show More (-2)