1 |
jumper |
kazak |
n. |
|
- The colder it got, the more I wanted a jumper.
- Hava soğudukça kazak giymeyi daha çok istedim.
- Don't forget to ask the seller if the jumper can be put in with the washing.
- Satıcıya kazağın çamaşırlarla birlikte atılıp atılamayacağını sormayı unutmayın.
- The colder it got, the more I wanted a jumper.
- Ne kadar çok soğuk olursa, o kadar çok bir kazak isterim.
- Your jumper is more colourful than mine.
- Senin kazağın benimkinden daha renkli.
Show More (1)
|
2 |
jumper |
atlayan |
n. |
|
- Tom is an extraordinary jumper.
- Tom olağanüstü bir atlamacıdır.
- Tom is an extraordinary jumper.
- Tom olağandışı bir atlamacıdır.
Show More (-1)
|
3 |
jumper |
atlayıcı |
n. |
|
- Tom is an extraordinary jumper.
- Tom sıradışı bir atlayıcı.
- Tom is an extraordinary jumper.
- Tom olağanüstü bir atlayıcı.
Show More (-1)
|
4 |
jumper |
bebek önlüğü |
n. |
|
- Don't forget to ask the seller if the jumper can be put in with the washing.
- Satıcıya bebek önlüğünün çamaşırla birlikte konulup konulamayacağını sormayı unutma.
Show More (-2)
|