|
- They grilled delicious chicken kebabs on the barbecue.
- Mangalda lezzetli tavuk kebapları pişirdiler.
- I feel like having some kebab.
- Biraz kebap yemek istiyorum.
- In many restaurants in Turkey, kebab is the main entree.
- Türkiye'deki çoğu restoranda kebap ana yemektir.
- But I don't know how to cook kebabs!
- Ama ben kebap pişirmeyi bilmiyorum!
- A plate of pulao with some kebabs is heaven on earth.
- Kebaplarla birlikte bir tabak pulao yeryüzündeki cennettir.
- Not only did I eat pilaf, but I also ate kebabs.
- Sadece pilav değil, kebap da yedim.
- We have five kinds of kebab.
- Beş çeşit kebabımız var.
- In many restaurants in Turkey, kebab is the main entree.
- Türkiye'deki birçok restoranda kebap ana yemektir.
- This restaurant serves Adana and Urfa kebabs.
- Bu restoranda Adana ve Urfa kebapları servis ediliyor.
- Adana is famous for its kebab and Hatay for its kanafeh.
- Adana'nın kebabı, Hatay'ın künefesi meşhurdur.
- Adana is famous for its kebab and Hatay for its kanafeh.
- Adana kebabıyla, Hatay künefesiyle meşhurdur.
- We have five kinds of kebab.
- Bizim beş çeşit kebabımız var.
- But I don't know how to cook kebabs!
- Ama nasıl kebap pişirileceğini bilmiyorum!
- Not only did I eat pilaf, but I also ate kebabs.
- Sadece pilav yemedim, kebap da yedim.
- We have pulao, lo mein and kebabs in our restaurant.
- Restoranımızda pulao, lo mein ve kebap var.
- Let's order twenty kebabs!
- Yirmi kebap sipariş edelim!
- This restaurant serves Adana and Urfa kebabs.
- Bu restoranda Adana ve Urfa kebabı var.
Show More (14)
|
