lamppost - English Turkish Sentences
English Turkish
lamppost elektrik direği n.
  • There used to be a lamppost here.
  • Eskiden burada bir elektrik direği vardı.
  • Tom crashed his car into a lamppost.
  • Tom arabasını elektrik direğine çarptı.
  • He ran the car into a lamppost.
  • Arabayı elektrik direğine çarptı.
Show More (0)