1 |
lousy |
berbat |
adj. |
|
- You're a lousy kisser.
- Berbat öpüşen birisin.
- I'm a lousy dancer.
- Ben berbat bir dansçıyım.
- Tom did a lousy job.
- Tom berbat bir iş yaptı.
- I'm a lousy singer.
- Berbat bir şarkıcıyım.
- That was a lousy trick.
- O berbat bir hileydi.
- What a lousy day!
- Ne berbat bir gün!
- We had a lousy start.
- Berbat bir başlangıç yaptık.
- What a lousy camera!
- Ne berbat bir kamera!
- I'm a lousy swimmer.
- Berbat bir yüzücüyüm.
- I'm a lousy fisherman.
- Ben berbat bir balıkçıyım.
- Tom is a lousy kisser.
- Tom berbat öpüşüyor.
- It made me feel lousy.
- Berbat hissettirdi.
- Adil is very good at studying, but when it comes to athletics, he's a bit lousy.
- Adil ders çalışmakta çok iyidir ama iş atletizme gelince biraz berbattır.
- Tom is a lousy dancer.
- Tom berbat bir dansçı.
- I'm a lousy dancer.
- Berbat bir dansçıyımdır.
- I've had a lousy day.
- Berbat bir gün geçirdim.
- Tom says I did a lousy job.
- Tom berbat bir iş yaptığımı söylüyor.
- Tom was in a lousy mood.
- Tom berbat bir ruh halindeydi.
- My uncle is a lousy driver.
- Amcam berbat bir şofördür.
- I feel lousy.
- Berbat hissediyorum.
- That was a lousy trick.
- Berbat bir numaraydı.
- I'm a lousy fisherman.
- Berbat bir balıkçıyım.
- Tom had a lousy night.
- Tom berbat bir gece geçirdi.
- I went to college for four years and all I got was this lousy diploma.
- Dört yıl üniversiteye gittim ve elime geçen tek şey bu berbat diploma oldu.
Show More (21)
|
2 |
lousy |
kötü |
adj. |
|
- But we cannot penalise people when they have a lousy government.
- Ancak kötü bir hükümete sahip olduklarında insanları cezalandıramayız.
- Tom had a lousy night.
- Tom kötü bir gece geçirdi.
- My uncle is a lousy driver.
- Amcam kötü bir sürücü.
- Tom is a lousy kisser.
- Tom kötü bir öpücü.
- We're expecting lousy weather today.
- Bugün kötü bir hava bekliyoruz.
- Tom was in a lousy mood.
- Tom kötü bir ruh hali içindeydi.
- We had a lousy start.
- Kötü bir başlangıç yaptık.
- I've had a lousy day.
- Kötü bir gün geçirdim.
Show More (5)
|
3 |
lousy |
iğrenç |
adj. |
|
- It made me feel lousy.
- Bu beni iğrenç hissettirdi.
- What a lousy camera!
- Ne iğrenç bir kamera!
Show More (-1)
|