|
- Can you make time?
- Zaman yaratabilir misin?
- Could you make time for me?
- Benim için biraz zaman yaratabilir misin?
- God made time, but man made haste.
- Tanrı zamanı yarattı ama insan acele etti.
- You need to make time.
- Zaman yaratman gerekiyor.
- You need to make time.
- Zaman yaratmalısın.
- Tom managed to make time to visit Mary while he was in Boston.
- Tom Boston'dayken Mary'yi ziyaret etmek için zaman yaratmayı başardı.
Show More (3)
|