|
- Tom overheard what Mary said about him.
- Tom, Mary'nin onun hakkında söylediği şeye kulak misafiri oldu.
- Tom overheard Mary telling John about what had happened.
- Mary John'a olanları anlatırken Tom kulak misafiri oldu.
- Tom overheard Mary talking with John.
- Tom Mary'nin John'la konuşmasına kulak misafiri oldu.
- I couldn't help but overhear your conversation with Tom.
- Tom'la konuşmanıza kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
- Tell me what you overheard.
- Bana neye kulak misafiri olduğunu söyle.
- Tom couldn't help overhearing Mary and John's conversation.
- Tom, Mary ve John'un konuşmalarına kulak misafiri olmaktan kendini alamadı.
- Dan overheard Linda's conversation with her lover.
- Dan, Linda'nın sevgilisiyle konuşmasına kulak misafiri oldu.
- I couldn't help but overhear your conversation.
- Konuşmanıza kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
- Tom overheard Mary and John's conversation.
- Tom; Mary ve John'un sohbetine kulak misafiri oldu.
- Tom overheard Mary arguing with John.
- Tom, Mary'nin John'la tartışmasına kulak misafiri olmuş.
- Somebody might've overheard your conversation with Tom.
- Birisi Tom'la konuşmanıza kulak misafiri olmuş olabilir.
- Somebody might've overheard you talking to Tom.
- Birisi Tom'la konuşmanıza kulak misafiri olmuş olabilir.
- He overheard the conversation by accident.
- Konuşmaya tesadüfen kulak misafiri olmuş.
- I overheard your conversation with Tom.
- Tom'la konuşmanıza kulak misafiri oldum.
- Somebody might've overheard you talking to Tom.
- Tom'la konuşurken biri kulak misafiri olmuş olabilir.
- Tom overheard Mary telling John about what had happened.
- Tom, Mary'nin olanları John'a anlatmasına kulak misafiri oldu.
- Tom couldn't help overhearing Mary and John's conversation.
- Tom, Mary ve John'un konuşmasına kulak misafiri olmaktan kendini alamadı.
- He overheard the conversation by accident.
- O, konuşmaya tesadüfen kulak misafiri oldu.
- I overheard Tom and Mary talking about John.
- Tom ve Mary'nin John hakkındaki konuşmalarına kulak misafiri oldum.
- Tom overheard Mary talking with John.
- Tom, Mary'nin John'la konuşmasına kulak misafiri oldu.
- I couldn't help overhear your conversation.
- Konuşmanıza kulak misafiri oldum.
- Tom overheard what Mary said about him.
- Tom, Mary'nin onun hakkında söylediklerine kulak misafiri oldu.
- We can talk here without being overheard.
- Kulak misafiri olmadan burada konuşabiliriz.
- Tom knew that Mary had overheard John and him talking about her.
- Tom, Mary'nin John ve onun kendisi hakkında konuştuklarına kulak misafiri olduğunu biliyordu.
- Tom couldn't help overhearing what Mary said.
- Tom, Mary'nin söylediklerine kulak misafiri olmaktan kendini alamadı.
- Tom couldn't help overhearing what Mary said.
- Tom Mary'nin dediğine kulak misafiri olmaktan kendini alamadı.
- I overheard what you said.
- Söylediklerinize kulak misafiri oldum.
- I couldn't help overhear your conversation.
- Konuşmanıza istemeden kulak misafiri oldum.
- I like overhearing conspiracy theories at restaurants.
- Restoranlarda komplo teorilerine kulak misafiri olmaktan hoşlanıyorum.
- Tom overheard Mary's conversation with her lover.
- Tom, Mary'nin sevgilisiyle yaptığı konuşmaya kulak misafiri oldu.
- Tom overheard Mary arguing with John.
- Tom Mary'nin John'la tartıştığına kulak misafiri oldu.
- I didn't want Tom to overhear our conversation.
- Tom'un konuşmamıza kulak misafiri olmasını istemedim.
- Tom wished that Mary hadn't overheard John and him talking about her.
- Tom, Mary'nin John ve onun kendisi hakkında konuştuklarına kulak misafiri olmamasını diledi.
- Tom overheard Mary and John's conversation.
- Tom, Mary ve John'un konuşmasına kulak misafiri oldu.
- I overheard Tom and Mary talking.
- Tom ve Mary'nin konuşmasına kulak misafiri oldum.
- I overheard what you said.
- Söylediğine kulak misafiri oldum.
- Tom couldn't help overhearing what Mary said to John.
- Tom, Mary'nin John'a söylediklerine kulak misafiri olmaktan kendini alamadı.
- I couldn't help but overhear what you said to Tom.
- Tom'a söylediklerine kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
- Dan overheard Linda's conversation with her lover.
- Dan Linda'nın sevgilisi ile konuşmasına kulak misafiri oldu.
- Tom couldn't help overhearing what Mary said to John.
- Tom, Mary'nin John'a söylediğine istemeden kulak misafiri oldu.
- I overheard your conversation.
- Konuşmanıza kulak misafiri oldum.
- Tom overheard Mary's conversation with her lover.
- Tom, Mary'nin sevgilisiyle konuşmasına kulak misafiri oldu.
- Tom overheard our conversation.
- Tom konuşmamıza kulak misafiri oldu.
- Somebody might've overheard your conversation with Tom.
- Birisi Tom'la konuşmana kulak misafiri olmuş olabilir.
- I couldn't help overhearing.
- Kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
- Somebody might've overheard you.
- Biri sana kulak misafiri olmuş olabilir.
Show More (43)
|