poisons - English Turkish Sentences
English Turkish
poisons zehirler n.
  • With Laeken we may have found an antidote to some of the poisons present in the Treaty of Nice.
  • Laeken ile Nice Antlaşması'nda yer alan bazı zehirlere karşı bir panzehir bulmuş olabiliriz.
  • Properly used, certain poisons will prove beneficial.
  • Uygun şekilde kullanılırsa, belirli zehirler yararlı olacaktır.
  • Properly used, certain poisons will prove beneficial.
  • Doğru kullanıldığında, bazı zehirler faydalı olacaktır.
Show More (0)