|
- Risk factors must be addressed through insurance and preventive measures whenever possible.
- Risk faktörleri mümkün olduğunca sigorta ve önleyici tedbirler yoluyla ele alınmalıdır.
- We naturally also want more support for preventive measures.
- Doğal olarak önleyici tedbirler için de daha fazla destek istiyoruz.
- Our group also wishes to draw attention to a new raft of preventive measures.
- Grubumuz ayrıca yeni bir dizi önleyici tedbire de dikkat çekmek istemektedir.
- Commissioner Barnier repeatedly emphasised the need for preventive measures.
- Komisyon Üyesi Barnier önleyici tedbirlere duyulan ihtiyacı defalarca vurgulamıştır.
- No preventive measure can truly come into operation unless it is supported by adequate financial resources.
- Yeterli mali kaynaklarla desteklenmediği sürece hiçbir önleyici tedbir gerçek anlamda hayata geçirilemez.
- Instead of obliging employers to introduce preventive measures, it would be preferable to encourage employers to do so.
- İşverenleri önleyici tedbirler almaya zorlamak yerine işverenleri bunu yapmaya teşvik etmek tercih edilir.
- We are therefore right to demand improved controls, sanctions and preventive measures.
- Bu nedenle daha iyi kontroller, yaptırımlar ve önleyici tedbirler talep etmekte haklıyız.
- On this basis, preventive measures would be possible to improve safety.
- Bu temelde güvenliği artırmak için önleyici tedbirler almak mümkün olacaktır.
- Our group also wishes to draw attention to a new raft of preventive measures.
- Grubumuz ayrıca yeni bir dizi önleyici tedbirlere de dikkat çekmek istemektedir.
- In order to fight these criminal activities, attention must also be paid in training courses to preventive measures.
- Bu suç faaliyetleriyle mücadele etmek için eğitim kurslarında önleyici tedbirlere de dikkat edilmelidir.
- We do not understand how your preventive measures can be applied to people who are treated as criminals.
- Önleyici tedbirlerinizin suçlu muamelesi gören insanlara nasıl uygulanabileceğini anlamıyoruz.
- We must continue with the campaign against violence and with preventive measures.
- Şiddete karşı kampanyaya ve önleyici tedbirlere devam etmeliyiz.
- The action plan for combating illegal immigration contains very important preventive measures.
- Yasadışı göçle mücadele eylem planı çok önemli önleyici tedbirler içermektedir.
- Preventive measures must be paramount.
- Önleyici tedbirler her şeyden önemli olmalıdır.
- Banning hazardous substances is the best preventive measure we can take.
- Tehlikeli maddelerin yasaklanması, alabileceğimiz en iyi önleyici tedbirdir.
- Preventive measures are much more effective than the actual treatment.
- Önleyici tedbirler gerçek tedaviden çok daha etkilidir.
Show More (13)
|