rash - English Turkish Sentences
English Turkish
rash kızarıklık n.
  • Have you had any persistent itching, rash, or dryness anywhere on your body?
  • Vücudunuzun herhangi bir yerinde geçmeyen kaşıntı, kızarıklık ya da kuruluk oldu mu?
  • How long have you had that rash?
  • Bu kızarıklık ne kadardır var sende?
  • How long have you had this rash?
  • Bu kızarıklık ne zamandır sende var?
Show More (8)
rash isilik n.
  • A rash appeared on his face.
  • Onun yüzünde bir isilik ortaya çıktı.
  • You've got a rash.
  • İsilik olmuşsun.
  • I have a rash.
  • İsiliğim var.
Show More (3)
rash aceleci adj.
  • Is it not very rash to make this commitment in advance?
  • Bu taahhüdü önceden vermek çok aceleci bir davranış değil mi?
  • Don't be rash.
  • Aceleci olma.
Show More (-1)
rash döküntü n.
  • A rash broke out on her neck.
  • Boynunda bir döküntü oluştu.
  • I got a rash on my hands from dishwasher detergent.
  • Ellerimde bulaşık makinesi deterjanı döküntüsü var.
Show More (-1)
rash düşüncesiz adj.
  • You don't want to do anything rash.
  • Düşüncesizce bir şey yapmak istemezsin.
  • Don't do anything rash.
  • Düşüncesizce bir şey yapma.
Show More (-1)
rash kaşıntı n.
  • Tom has a rash.
  • Tom'un bir kaşıntısı var.
  • I have a rash on my hand.
  • Elimde bir kaşıntı var.
Show More (-1)
rash kurdeşen n.
  • I have a rash.
  • Kurdeşenim var.
Show More (-2)