|
- The serial killer felt no remorse for the murders she had committed.
- Seri katil, işlediği cinayetler için hiç pişmanlık duymuyordu.
- Sociopaths rarely display remorse or feelings of guilt for their crimes.
- Sosyopatlar işledikleri suçlar için nadiren pişmanlık ya da suçluluk hissi duyarlar.
- I have no remorse.
- Benim hiç pişmanlığım yok.
- Remorse overwhelmed Layla.
- Pişmanlık, Leyla'yı mahvetti.
- The rapist showed no signs of remorse during his trial.
- Tecavüzcü, yargılanması sırasında hiçbir pişmanlık işareti göstermedi.
- Tom expressed no remorse.
- Tom hiçbir pişmanlık ifade etmedi.
- He didn't show any remorse for his actions.
- Yaptıkları için hiç pişmanlık göstermedi.
- The rapist showed no signs of remorse during his trial.
- Tecavüzcü duruşma sırasında hiç pişmanlık belirtisi göstermedi.
- Delusion is short-lived, but remorse lasts a long time.
- Yanılsama kısa sürer, ama pişmanlık uzun sürer.
- Remorse is not synonymous with regret.
- Pişmanlık, pişmanlıkla eş anlamlı değildir.
- Tom expressed no remorse.
- Tom hiçbir pişmanlık göstermedi.
- She showed absolutely no sign of remorse.
- Hiçbir pişmanlık belirtisi göstermedi.
- Sociopaths rarely display remorse or feelings of guilt for their crimes.
- Sosyopatlar işledikleri suçlar için nadiren pişmanlık ya da suçluluk hissi gösterirler.
- He didn't show any remorse for his actions.
- Eylemleri için hiçbir pişmanlık göstermedi.
Show More (11)
|
