romanian - English Turkish Sentences
English Turkish
romanian romence n.
  • We now have a situation where a Romanian diplomat has been declared persona non grata.
  • Şu anda bir Romen diplomatın istenmeyen kişi ilan edildiği bir durumla karşı karşıyayız.
  • I bought some Romanian books for the students.
  • Öğrenciler için bazı Romence kitaplar satın aldım.
  • I'm learning Romanian.
  • Romence öğreniyorum.
Show More (11)
romanian romanya adj.
  • To tell the truth, I am not able to give any precise details on the number of children in Romanian orphanages.
  • Doğrusunu söylemek gerekirse, Romanya'daki yetimhanelerde kalan çocukların sayısı hakkında kesin bir bilgi veremem.
  • To tell the truth, I am not able to give any precise details on the number of children in Romanian orphanages.
  • Doğrusunu söylemek gerekirse, Romanya'daki yetimhanelerde kalan çocukların sayısı hakkında kesin bir bilgi veremiyorum.
  • Romanian society has grown up.
  • Romanya toplumu büyüdü.
Show More (7)
romanian romanyalı n.
  • The high-level group for Romanian children is moving towards registration.
  • Romanyalı çocuklar için üst düzey grup kayıt olma yolunda ilerliyor.
  • His girlfriend is Romanian.
  • Onun kız arkadaşı Romanyalıdır.
  • His girlfriend is Romanian.
  • Kız arkadaşı Romanyalı.
Show More (3)
romanian rumence n.
  • My books are in Romanian; hers are in English.
  • Benim kitaplarım Rumence, onunkiler ise İngilizce.
  • I can understand Romanian, but I can't speak it.
  • Rumenceyi anlayabiliyorum ama konuşamıyorum.
Show More (-1)
romanian rumen adj.
  • Felicja's mother is a Polish of Romanian origin.
  • Felicja'nın annesi, Rumen asıllı bir Polonyalıdır.
  • Are they Romanian?
  • Onlar Rumen mi?
Show More (-1)