|
- States in crisis are keen to find a scapegoat - in Russia's case the Chechens.
- Kriz içindeki devletler bir günah keçisi bulmaya heveslidir, mesela Rusya'nın durumunda bunlar Çeçenler.
- He's always the scapegoat.
- O her zaman günah keçisi.
- They simply need to find a scapegoat.
- Sadece bir günah keçisi bulmaları gerekiyor.
- Sami selected Layla to be the scapegoat.
- Sami günah keçisi olarak Layla'yı seçti.
- You're the scapegoat.
- Günah keçisi sensin.
- They simply need to find a scapegoat.
- Onların sadece bir günah keçisi bulmaları gerekiyor.
- You're the scapegoat.
- Sen günah keçisisin.
- They're looking for a scapegoat.
- Onlar bir günah keçisi arıyorlar.
- They simply need a scapegoat.
- Sadece bir günah keçisine ihtiyaçları var.
- He's always the scapegoat.
- Hep günah keçisi o oluyor.
- They're looking for a scapegoat.
- Bir günah keçisi arıyorlar.
Show More (8)
|