sketchy - English Turkish Sentences
English Turkish
sketchy kabataslak adj.
  • The 2002 budget guidelines seem too sketchy on the cost of enlargement.
  • 2002 bütçe kılavuzları, genişlemenin maliyeti konusunda çok kabataslak görünmektedir.
  • Details are sketchy.
  • Detaylar kabataslak.
Show More (-1)
sketchy yarım yamalak adj.
  • If a political candidate avoids going into detail about her political views, you might say her platform is sketchy.
  • Bir siyasi aday siyasi görüşleri hakkında ayrıntıya girmekten kaçınıyorsa, platformunun yarım yamalak olduğunu söyleyebilirsiniz.
  • Details are sketchy.
  • Ayrıntılar yarım yamalak.
Show More (-1)
sketchy şüpheli adj.
  • Sami is acting really sketchy.
  • Sami çok şüpheli davranıyor.
Show More (-2)