English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | thrust into (someone or something) v. | (birini/bir şeyi) bir şeyin içine itmek |
Phrasals | thrust into (someone or something) v. | (birini/bir şeyi) içeri tıkmak |
Phrasals | thrust into (someone or something) v. | (birini/bir şeyi) içine sıkıştırmak |
Phrasals | thrust into (someone or something) v. | (birine/bir şeye) batırmak |
Phrasals | thrust into (someone or something) v. | (birine/bir şeye) saplamak |