English | Turkish | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | turn round and do something v. | kalkıp bir şey yapmak/söylemek |
Colloquial | turn round and do something v. | beklenmedik şekilde bir şey yapmak/söylemek |
Colloquial | turn round and do something v. | olmadık şekilde bir şey yapmak/söylemek |
Colloquial | turn round and do something v. | bir anda dönüp bir şey yapmak/söylemek |
Colloquial | turn round and do something v. | durup dururken bir şey yapmak/söylemek |
Colloquial | turn round and do something v. | durduk yere bir şey yapmak/söylemek |
English | Turkish | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | turn round and do something [brit] expr. | arkasını dönüp bir şey yapmak (gitmek, ayrılmak) |