Turkish - English Sentences
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Sentences
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Hide
Details
Clear
History :
perteneciente a un bacilo
History
English
Turkish
1
unconvincing
ikna etmeyen
adj.
The argument is rigorous and coherent but ultimately
unconvincing.
Argüman titiz ve tutarlı ama sonuçta
ikna edici değil.
His explanation is
unconvincing.
Açıklaması
ikna edici değil.
Your arguments are
unconvincing.
İddialarınız
ikna edici değil.
Show More (0)
2
unconvincing
inandırıcı olmayan
adj.
The Allies made a very
unconvincing
attempt to help the Russians.
Müttefikler Ruslara yardımcı olmak için çok
inandırıcı olmayan
bir girişimde bulundular.
The Allies made a very
unconvincing
attempt to help the Russians.
Müttefikler Ruslara yardım etmek için çok
inandırıcı olmayan
bir girişimde bulundular.
Show More (-1)