|
- Tom was watching TV in his underwear when I entered the room.
- Ben odaya girdiğimde Tom iç çamaşırı ile TV izliyordu.
- Change underwear daily.
- İç çamaşırını her gün değiştir.
- Have you ever worn long underwear?
- Hiç uzun iç çamaşırı giydin mi?
- Tom was in his underwear.
- Tom'un üzerinde iç çamaşırı vardı.
- Tom was wearing nothing but his underwear.
- Tom iç çamaşırından başka bir şey giymiyordu.
- Have you ever worn long underwear?
- Sen hiç uzun iç çamaşırı giydin mi?
- Tom was in his underwear.
- Tom iç çamaşırıylaydı.
- The only evidence was the traces of semen stuck to the underwear.
- Tek delil iç çamaşırına yapışmış meni izleri.
- The only evidence was the traces of semen stuck to the underwear.
- Tek kanıt, iç çamaşırına yapışmış sperm iziydi.
- Tom is wearing nothing but his underwear.
- Tom iç çamaşırından başka bir şey giymiyor.
- Where is your underwear section?
- İç çamaşırı bölümünüz nerede?
- Tom wore long underwear.
- Tom uzun iç çamaşırı giydi.
- Change underwear daily.
- Günlük olarak iç çamaşırı değiştirin.
- I change my underwear every day.
- İç çamaşırımı her gün değiştiriyorum.
- This underwear needs to be washed.
- Bu iç çamaşırının yıkanması gerekiyor.
- He's walking around in his underwear.
- İç çamaşırlarıyla geziniyor.
- The only proof was the remains of the semen which had stuck to the underwear.
- Tek kanıt, iç çamaşırına yapışan meni kalıntılarıydı.
- Please remove all of your clothes, except your underwear.
- Lütfen iç çamaşırlarınız hariç tüm giysilerinizi çıkarın.
- He's walking around in his underwear.
- İç çamaşırlarıyla dolaşıyor.
- He was wearing nothing but his underwear.
- İç çamaşırı hariç hiçbir şey giymiyordu.
- Tom was watching TV in his underwear when I entered the room.
- Odaya girdiğimde Tom iç çamaşırlarıyla televizyon izliyordu.
- He was wearing nothing but his underwear.
- Üzerinde iç çamaşırından başka bir şey yoktu.
- Please remove all of your clothes, except your underwear.
- Lütfen iç çamaşırlarınız dışındaki tüm giysilerinizi çıkarın.
- She was wearing nothing but her underwear.
- O, iç çamaşırından başka bir şey giymiyordu.
- I am not wearing any underwear.
- Hiç iç çamaşırı giymiyorum.
- I am not wearing any underwear.
- İç çamaşırı giymiyorum.
- She was wearing nothing but her underwear.
- İç çamaşırından başka bir şey giymiyordu.
- This underwear needs to be washed.
- Bu iç çamaşırı yıkanmalı.
- I change my underwear every day.
- Her gün iç çamaşırımı değiştiririm.
- Where is your underwear section?
- İç çamaşırı bölümü nerede?
- Tom was wearing nothing but his underwear.
- Tom'un üzerinde iç çamaşırından başka bir şey yoktu.
Show More (28)
|