|
- Those are areas that have been uninhabited over a long period, because it requires more effort to earn a living.
- Bu alanlar, geçimini sağlamak daha fazla çaba gerektirdiği için uzun bir süre boyunca ıssız kalmış alanlardır.
- There's an uninhabited planet only a few light-years from here.
- Buradan sadece birkaç ışık yılı uzakta ıssız bir gezegen var.
- There's an uninhabited planet only a few light-years from here.
- Issız bir gezegen var, buradan yalnız birkaç ışık yılı uzaklıkta.
- He wants to explore the uninhabited island.
- Issız adayı keşfetmek istiyor.
- It looks uninhabited.
- Issız görünüyor.
- He hopes to explore the uninhabited island.
- Issız adayı keşfetmeyi umuyor.
Show More (3)
|