|
- Arya liked how he talked wisely.
- Arya, onun akıllıca konuşmalarını seviyordu.
- We therefore hope that we shall vote wisely on these matters.
- Bu nedenle bu konularda akıllıca oy kullanacağımızı umuyoruz.
- This is precisely what the British Government has just wisely proposed at the Convention.
- İngiliz Hükümeti'nin Kongre'de akıllıca önerdiği şey de tam olarak budur.
- And in the knowledge that 314 votes must be attained, you should have acted more wisely.
- Ve 314 oya ulaşılması gerektiğini bilerek daha akıllıca hareket etmeliydiniz.
- We will vote on the matter tomorrow and each Member will, as a number of Members have said, act wisely.
- Yarın bu konuyu oylayacağız ve her bir Üye, bazı Üyelerin de söylediği gibi, akıllıca hareket edecektir.
- I hope that we as co-legislators will act as wisely.
- Umarım eş-yasa koyucular olarak bizler de aynı şekilde akıllıca hareket ederiz.
- Everyone will agree that tax money must be spent wisely.
- Herkes vergi paralarının akıllıca harcanması gerektiği konusunda hemfikirdir.
- This is precisely what the British Government has just wisely proposed at the Convention.
- İngiliz Hükûmeti'nin Kongre'de akıllıca önerdiği şey de tam olarak budur.
- Mr Berlusconi wisely refers positively to the wider European debate.
- Sayın Berlusconi akıllıca bir şekilde daha geniş Avrupa tartışmalarına olumlu atıfta bulunuyor.
- I have learned that if I use my experience wisely, I do not waste time.
- Tecrübelerimi akıllıca kullanırsam zaman kaybetmeyeceğimi öğrendim.
- Use them wisely.
- Onları akıllıca kullan.
- She spoke wisely.
- Akıllıca konuştu.
- You chose wisely.
- Akıllıca seçmişsin.
- Please choose wisely.
- Lütfen akıllıca seçin.
- He has acted wisely.
- Akıllıca hareket etti.
- It is one thing to own a library; It is quite another to use it wisely.
- Bir kütüphaneye sahip olmak başka bir şeydir; onu akıllıca kullanmak bambaşka bir şeydir.
- I want to spend my free time wisely.
- Boş zamanımı akıllıca harcamak istiyorum.
- If wisely used, money can do much.
- Akıllıca kullanılırsa, para çok işe yarar.
- It is one thing to own a library; It is quite another to use it wisely.
- Bir kütüphaneye sahip olmak başka bir şey, onu akıllıca kullanmak çok daha başka bir şey.
- You must act more wisely.
- Daha akıllıca hareket etmelisin.
- She accumulated a fortune by investing wisely.
- Akıllıca yatırım yaparak bir servet biriktirdi.
- Whatever you do, do it wisely, and don't forget about the end.
- Ne yaparsan yap, akıllıca yap ve sonunu unutma.
- He has acted wisely.
- O akıllıca davrandı.
- You chose wisely.
- Akıllıca seçtiniz.
- You have to use the money wisely.
- Parayı akıllıca kullanmalısın.
- You must act more wisely.
- Daha akıllıca davranmalısın.
- By investing wisely, she accumulated a fortune.
- O, akıllıca yatırım yaparak, bir servet biriktirmiş.
- That king ruled wisely.
- O kral akıllıca yönetti.
- Tom has acted wisely.
- Tom akıllıca davrandı.
- She accumulated a fortune by investing wisely.
- O akıllıca yatırım yaparak bir servet biriktirmiş.
- That king ruled wisely.
- O kral akıllıca yönetirdi.
- Use them wisely.
- Akıllıca kullan.
- Let's make use of our time wisely.
- Zamanımızı akıllıca kullanalım.
- Tom chose wisely.
- Tom akıllıca seçti.
- You have to use the money wisely.
- Parayı akıllıca kullanmalısınız.
- Spend your time wisely and you'll always have enough of it.
- Zamanınızı akıllıca harcarsanız her zaman yeterince zamanınız olur.
- Tom spoke wisely.
- Tom akıllıca konuştu.
- Whatever you do, do it wisely, and don't forget about the end.
- Ne yaparsan yap bunu akıllıca yap ve sonunu unutma.
- By investing wisely, she accumulated a fortune.
- Akıllıca yatırım yaparak bir servet biriktirdi.
- Make sure you choose wisely.
- Akıllıca seçim yaptığınızdan emin olun.
Show More (37)
|
