short something

Meanings of "short something" with other terms in English Turkish Dictionary : 93 result(s)

	Category	English	Turkish
Idioms
1	Idioms	be short of (something) v.	(bir şey) azalmak
We yawn when we are short of oxygen. Oksijenimiz azaldığında esneriz. More Sentences
General
2	General	short for something n.	(bir şeyin) kısaltılmışı
3	General	run short of something v.	azalmak
4	General	run short of (something) v.	az kalmak
5	General	short of something prep.	dışında
6	General	short of something prep.	az
7	General	short of something prep.	-den başka
8	General	short of something prep.	-den aşağı
Colloquial
9	Colloquial	go short (of something) v.	(bir şey) az kalmak
10	Colloquial	go short (of something) v.	(bir şey) yeterli miktarda kalmamak
11	Colloquial	short of something expr.	az
12	Colloquial	short of something expr.	yok
13	Colloquial	little short of something expr.	neredeyse bir şey
14	Colloquial	little short of something expr.	bir şeyden kalır yanı yok
15	Colloquial	little short of something expr.	bir şeyden hallice
16	Colloquial	nothing short of something expr.	neredeyse bir şey
17	Colloquial	nothing short of something expr.	bir şeyden kalır yanı yok
18	Colloquial	nothing short of something expr.	bir şeyden hallice
19	Colloquial	little/nothing short of something expr.	bir şeyden başka bir şey değil
20	Colloquial	little/nothing short of something expr.	tam olarak bir şey
21	Colloquial	little/nothing short of something expr.	tamamen/tam anlamıyla bir şey
22	Colloquial	little/nothing short of something expr.	bir şeyden kalır yanı yok
23	Colloquial	little/nothing short of something expr.	bir şeyden hallice
24	Colloquial	short of something/of doing something expr.	bir şey yapmaktan başka
25	Colloquial	short of something/of doing something expr.	bir şey yapmak dışında
Idioms
26	Idioms	a short cut (to something) n.	(bir şeyin) kestirmesi
27	Idioms	a short cut (to something) n.	(bir şeyin) kestirme yolu
28	Idioms	a short cut (to something) n.	(bir şeyin) kısa yolu
29	Idioms	a short cut (to something) n.	(bir şeyin) kolay yolu
30	Idioms	a short cut (to something) n.	(bir şeyi) daha hızlı yapmanın yolu
31	Idioms	give something short shrift v.	birşeyi neredeyse yok saymak
32	Idioms	sell somebody/something short v.	hak ettiği değeri vermemek
33	Idioms	sell somebody/something short v.	hor görmek
34	Idioms	sell somebody/something short v.	hafife almak
35	Idioms	come short of something v.	eksik olmak/kalmak
36	Idioms	give something short shrift v.	ilgilenmemek
37	Idioms	sell somebody/something short v.	küçümsemek
38	Idioms	cut something short v.	kısa kesmek
39	Idioms	come short of something v.	yetiştirememek
40	Idioms	be nothing short of (something) v.	(bir şeyden) kalır yanı olmamak
41	Idioms	be nothing short of (something) v.	(bir şeyden) hallice olmak
42	Idioms	be nothing short of (something) v.	(bir şeyden) başka bir şey olmamak
43	Idioms	be nothing short of (something) v.	tamamen/tam anlamıyla (bir şey) olmak
44	Idioms	be short of (something) v.	(bir şey) bitmek üzere olmak
45	Idioms	be short of (something) v.	(bir şeyin) sonuna yaklaşmak
46	Idioms	be short of (something) v.	(bir şeyden) yeterince olmamak
47	Idioms	be short of (something) v.	(bir şey) az kalmak
48	Idioms	be short of (something) v.	(bir şey) tükenmek üzere olmak
49	Idioms	be short of something v.	(bir şeyden) yeterli miktarda kalmamak
50	Idioms	be short of something v.	(bir şey) azalmak
51	Idioms	be short of something v.	(bir şey) az kalmak
52	Idioms	be short of something v.	(bir şey) bitmek/tükenmek üzere olmak
53	Idioms	be short of something v.	(bir şeye) sıkışmak
54	Idioms	run short of something v.	(bir şeyden) yeterli miktarda kalmamak
55	Idioms	run short of something v.	(bir şey) azalmak
56	Idioms	run short of something v.	(bir şey) az kalmak
57	Idioms	run short of something v.	(bir şey) bitmek/tükenmek üzere olmak
58	Idioms	run short of something v.	(bir şeye) sıkışmak
59	Idioms	come short of (something) v.	(bir şeyi) elde etmeye ramak kalmak
60	Idioms	come short of (something) v.	(bir şeyin) eşiğine gelmek
61	Idioms	come short of (something) v.	(bir şeye) çok yaklaşmak
62	Idioms	cut (something) short v.	(bir şeyi) kısa kesmek
63	Idioms	cut (something) short v.	(bir şeyi) yarıda kesmek
64	Idioms	cut someone or something off (short) v.	birini/bir şeyi yarıda kesmek
65	Idioms	fall short of (something) v.	(bir şeye) yeterli olmamak
66	Idioms	fall short of (something) v.	(bir şeye) eksik gelmek
67	Idioms	fall short of (something) v.	(bir şeye) yetmemek
68	Idioms	fall short of (something) v.	(bir şey için) yetersiz kalmak
69	Idioms	fall short of (something) v.	(bir şeyi) karşılamamak
70	Idioms	give somebody/something short shrift v.	birini/bir şeyi neredeyse yok saymak
71	Idioms	give somebody/something short shrift v.	biriyle/bir şeyle ilgilenmemek
72	Idioms	make short work of (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) fazla zorlanmadan üstesinden gelmek
73	Idioms	make short work of (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) kolayca üstesinden gelmek
74	Idioms	make short work of (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) kolayca halletmek
75	Idioms	make short work of (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) hemen kurtulmak
76	Idioms	make short work of something v.	bir şeyin fazla zorlanmadan üstesinden gelmek
77	Idioms	make short work of something v.	bir şeyin kolayca üstesinden gelmek
78	Idioms	make short work of something v.	bir şeyi kolayca halletmek
79	Idioms	make short work of something v.	bir şeyi hızlıca halletmek/bitirmek
80	Idioms	make short work of something v.	bir şeyi kolayca yenmek
81	Idioms	make short work of something v.	bir şeyi kolayca/zorlanmadan alt etmek
82	Idioms	make short work of something v.	bir şeyden kolaylıkla kurtulmak
83	Idioms	sell (someone, something, or oneself) short v.	(birini/bir şeyi/kendini) hafife almak
84	Idioms	sell (someone, something, or oneself) short v.	(birini/bir şeyi/kendini) azımsamak
85	Idioms	stop short of (something) v.	(bir şeye/bir yere) ulaşmadan durmak
86	Idioms	stop short of (something) v.	(bir şeye/bir yere) kadar varamamak
87	Idioms	stop short of (something) v.	(bir şey) yapmaya kadar vardırmamak
88	Idioms	stop short of (something) v.	tam (bir şey) yapacakken durmak
89	Idioms	stop short of doing something v.	bir şey yapmaya kadar vardırmamak
90	Idioms	stop short of doing something v.	tam bir şey yapacakken durmak
91	Idioms	long on something (and short on something else) adj.	...yönünden bol...yönünden dar/yetersiz
92	Idioms	short on (something) (and long on something else) adj.	(bir şey) yönünden eksik/yetersiz
93	Idioms	short on (something) (and long on something else) adj.	(bir şey) yönünden zengin/yeterli