(büyük) ihtimalle - Turkish English Dictionary
History

(büyük) ihtimalle



Meanings of "(büyük) ihtimalle" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
(büyük) ihtimalle likely adv.

Meanings of "(büyük) ihtimalle" with other terms in English Turkish Dictionary : 54 result(s)

Turkish English
Common Usage
büyük ihtimalle likely adv.
General
büyük bir ihtimalle meydana gelmek be slated v.
büyük ihtimalle most probably adv.
büyük ihtimalle in all likelihood adv.
büyük ihtimalle supposably adv.
büyük bir ihtimalle probably adv.
büyük ihtimalle presumably adv.
büyük ihtimalle very likely adv.
büyük ihtimalle most likely adv.
büyük ihtimalle presumedly adv.
büyük ihtimalle highly likely adv.
büyük ihtimalle it’s more than likely adv.
büyük ihtimalle quite likely adv.
büyük ihtimalle odds are adv.
büyük ihtimalle presumptively adv.
Phrases
büyük bir ihtimalle as likely as not expr.
büyük ihtimalle as likely as not expr.
büyük ihtimalle five will get you ten expr.
büyük ihtimalle (the) odds are (that) expr.
Colloquial
büyük ihtimalle in all probability adv.
büyük bir ihtimalle in all likelihood adv.
büyük ihtimalle in all likelihood adv.
büyük bir ihtimalle in all probability adv.
çok büyük/yüksek olasılıkla/ihtimalle a pound to a penny expr.
büyük ihtimalle/olasılıkla the betting (line) is (that) expr.
büyük ihtimalle/olasılıkla the betting is that expr.
büyük ihtimalle/olasılıkla the betting is (that) expr.
büyük ihtimalle like enough expr.
büyük ihtimalle ölecek fixing to die expr.
büyük ihtimalle as likely as not expr.
büyük ihtimalle most/very likely expr.
büyük ihtimalle likely as not expr.
büyük bir ihtimalle likely as not expr.
Idioms
büyük ihtimalle a good bet n.
büyük ihtimalle a safe bet n.
çok büyük/yüksek olasılıkla/ihtimalle (bir şey olacağını veya durumun öyle olduğunu) düşünmek bet (someone) a pound to a penny v.
büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak be in with a shout v.
(bir şeyi/bir şeyi yapmayı) büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak olmak be in with a shout (of something/of doing something) v.
büyük ihtimalle all lombard street to a china orange expr.
çok büyük ihtimalle all but certain to expr.
büyük ihtimalle/yüksek ihtimalle all lombard street to a china orange expr.
internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla adolf hitler veya nazilerle ilgili bi karşılaştırma yapılır godwin's law expr.
internet üzerinden yapılan bir tartışma uzadıkça büyük ihtimalle/çoğunlukla konu adolf hitler'e veya nazilere gelir godwin's law expr.
çok büyük olasılıkla/ihtimalle wager (someone) a pound to a penny expr.
(bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar scratch (something) and you'll find (something else) expr.
(bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar scratch (something) and you'll find (something else) expr.
büyük ihtimalle/olasılıkla başaracak in with a shout expr.
büyük ihtimalle like as not expr.
(bir şeyi) yakından incelersen büyük ihtimalle altından (başka bir şey) çıkar scratch a and you'll find b expr.
(bir şeyi) eşelersen altından büyük ihtimalle (başka bir şey) çıkar scratch a and you'll find b expr.
Speaking
büyük ihtimalle onlara doğruyu söylemeyeceğim I probably won't tell them the truth expr.
büyük ihtimalle there's a good chance of that expr.
Slang
büyük ihtimalle prolly adv.
British Slang
büyük ihtimalle happen expr.