History

(bir şeyi) kaplamak

Meanings of "(bir şeyi) kaplamak" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	(bir şeyi) kaplamak	extend across (something) v.
Phrases
2	Phrases	(bir şeyi) kaplamak	blanket (someone or something) with (something) v.

Meanings of "(bir şeyi) kaplamak" with other terms in English Turkish Dictionary : 36 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	birini ya da bir şeyi bir maddeyle kaplamak	bind up v.
2	Phrasals	(birini ya da bir şeyi bir şey) ile kaplamak	coat (someone or something) with (something) v.
3	Phrasals	birini ya da bir şeyi bir şey ile kaplamak	coat someone or something with something v.
4	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) örtmek/kaplamak/sarmak	drape (someone or something) with (something) v.
5	Phrasals	(bir şeyi) sarmak/kaplamak	encase (something) in (something) v.
6	Phrasals	birini/bir şeyi kaplamak	encase someone or something in something v.
7	Phrasals	(kendini/birini/bir şeyi) bir şeyle örtmek/kaplamak	envelop (oneself, someone, or something) in (something) v.
8	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	envelop someone or something in someone or something v.
9	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	shroud something in something v.
10	Phrasals	(bir şeyi) sarmak/kaplamak	enclose (something) (with)in (something) v.
11	Phrasals	büyüyüp (bir şeyi) kaplamak	grow into (something) v.
12	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	smear someone or something with something v.
13	Phrasals	(birinin/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	strew (someone or something) with (something) v.
14	Phrasals	(birini/bir şeyi) tepeden tırnağa (bir şeyle) kaplamak	strew (someone or something) with (something) v.
15	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	strew something with something v.
16	Phrasals	bir şeyi tepeden tırnağa bir şeyle kaplamak	strew something with something v.
17	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	suffuse something with something v.
18	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyle kaplamak	swamp someone or something with something v.
19	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	submerge (someone or something) in (something) v.
20	Phrasals	(bir şeyi) asfaltla/betonla kaplamak	pave (something) over v.
21	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	spread (something) with (something) v.
22	Phrasals	birini/bir şeyi bir ışıkla, dumanla, renkle kaplamak, birini/bir şeyi bir ışıkla, dumanla, renkle yıkamak/yalamak	bathe someone or something in something v.
23	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	cover (something) in (something) v.
24	Phrasals	bir şeyi bir şeyle kaplamak	daub something with something v.
25	Phrasals	(bir şeyi) tümüyle kaplamak	engulf in (something) v.
26	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	lard (something) with (something) v.
27	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir şeyle ovarak kaplamak	rub (someone or something) with (something) v.
28	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	smother (someone or something) with (something) v.
29	Phrasals	(birini/bir şeyi) sarmak/kaplamak	spread over (someone or something) v.
30	Phrasals	(birini/bir şeyi) yavaş yavaş kaplamak	steal over (someone or something) v.
31	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	submerge (someone or something) under (something) v.
32	Phrasals	(birini/bir şeyi) kaplamak/sarmak	sweep over (someone or something) v.
33	Phrasals	(bir şeyi bir şeyle) kaplamak	top (something) with (something) v.
34	Phrasals	bir sıvı (birini/bir şeyi) kaplamak	wash over (someone or something) v.
35	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak	wreathe (someone or something) with (something) v.
Technical
36	Technical	(bir şeyi) kapamak için kaplamak	overglaze v.