Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (birine/bir şeye) karşı kışkırtmak | turn against (someone or something) v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | (birini birine/bir şeye) karşı kışkırtmak | poison (one) against (someone or something) v. |
Phrasals | (birini birine/bir şeye) karşı kışkırtmak | set (one) against (someone or something) v. |