History

(birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak

Meanings of "(birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak	clear (someone or something) out of (some place) v.

Meanings of "(birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 42 result(s)

	Category	Turkish	English
Phrasals
1	Phrasals	(birini/bir şeyi/kendini) sıkıştığı yerden çıkarmak/kurtarmak	extricate (someone, something, or oneself) from (someone or something) v.
2	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak	force (someone or something) off (of) (something) v.
3	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak	force off v.
4	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak	force someone or something off (of) something v.
5	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak	and force someone or something off v.
6	Phrasals	(birini/bir şeyi) bir şeyden veya bir yerden çıkarmak	remove from (someone or something) v.
7	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden dışarı çıkarmak	take someone or something out of something v.
8	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden dışarı çıkarmak	and take someone or something out v.
9	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) çekip çıkarmak	wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
10	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zorla çıkarmak	wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
11	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zor kullanarak çıkarmak	wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
12	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) tehditle almak/çıkarmak	wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
13	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çıkarmak	draw (someone or something) out of (something) v.
14	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden) kovalayıp/kovalayarak çıkarmak	chase (someone or something) out of (some place) v.
15	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden (zorla) göndermek/çıkarmak	chase someone or something out of some place v.
16	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden kovalayıp/kovalayarak çıkarmak	chase someone or something out of some place v.
17	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden çekip çıkarmak	draw someone or something out of some place v.
18	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden çekip çıkarmak	draw someone or something out v.
19	Phrasals	birini/bir şeyi sıkıştığı yerden çıkarmak/kurtarmak	extricate someone or something from someone or something v.
20	Phrasals	birini/bir şeyi saklandığı yerden çıkarmak	flush someone or something out of some place v.
21	Phrasals	birini/bir şeyi gizlendiği yerden çıkarmak	flush someone or something out of some place v.
22	Phrasals	birini/bir şeyi saklandığı yerden çıkarmak	flush someone or something out v.
23	Phrasals	birini/bir şeyi gizlendiği yerden çıkarmak	flush someone or something out v.
24	Phrasals	(birini/bir şeyi saklandığı şeyden/yerden) çıkarmak	flush (someone or something) out of (some thing or place) v.
25	Phrasals	(birini/bir şeyi gizlendiği şeyden/yerden) çıkarmak	flush (someone or something) out of (some thing or place) v.
26	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak	force someone or something out of something v.
27	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak	force someone or something out v.
28	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak	jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
29	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) zorla çekip çıkarmak	jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
30	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak	jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
31	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden/durumdan) hemen/hızlıca çıkarmak	jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
32	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak	jerk (someone or something) out of (something) v.
33	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) zorla çekip çıkarmak	jerk (someone or something) out of (something) v.
34	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak	jerk (someone or something) out of (something) v.
35	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamen çıkarmak	obliterate (someone or something) from (something or some place) v.
36	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) tamamıyla çıkarmak/atmak	root (someone or something) out of (something or some place) v.
37	Phrasals	bir yeri dumanla doldurarak (birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak	smoke (someone or something) out of (some place) v.
38	Phrasals	bir yeri dumanla doldurarak (birini/bir şeyi bir yerden) çıkarmak	smoke out of v.
39	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden) kaçak olarak çıkarmak	smuggle (someone or something) out (of some place) v.
40	Phrasals	(birini/bir şeyi bir yerden) gizlice çıkarmak	smuggle (someone or something) out (of some place) v.
41	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çıkarmak	turn (someone or something) out of (something or some place) v.
42	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çekip almak/çıkarmak	wrest (someone or something) out of (something) v.