-mouthed - Turkish English Dictionary
History

-mouthed



Meanings of "-mouthed" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

English Turkish
General
-mouthed suf. belirtilen şekilde ağza sahip olunduğunu ifade eden bir son ek

Meanings of "-mouthed" with other terms in English Turkish Dictionary : 98 result(s)

English Turkish
General
being foul-mouthed n. küfürbazlık
open-mouthed stare n. şaşkın şaşkın bakma
pouch-mouthed n. şişkin dudaklı
pouch-mouthed n. kalın dudaklı
be open-mouthed with amazement v. parmak ısırmak
be open-mouthed with amazement v. parmağı ağzında kalmak
leave (someone) open-mouthed with astonishment v. parmak ısırtmak
loud mouthed adj. ağzı kalabalık
foul-mouthed adj. ağzı bozuk
close-mouthed adj. ağzı sıkı
flannel-mouthed adj. ağzı kalabalık
hard-mouthed adj. inatçı
coarse-mouthed adj. ağzı pis
close-mouthed adj. sıkı ağızlı
hard-mouthed adj. dizginlenemez
coarse-mouthed adj. ağzı bozuk
foul-mouthed adj. küfürbaz
loud-mouthed adj. ağzı bozuk
open-mouthed adj. hayret etmiş
mealy-mouthed adj. içten pazarlıklı
open-mouthed adj. açgözlü
mealy-mouthed adj. ikiyüzlü
mealy-mouthed adj. samimiyetsiz
mealy-mouthed adj. yapmacık tatlı dilli
open-mouthed adj. obur
open-mouthed adj. ağzı açık kalmış
golden-mouthed adj. güzel konuşan
narrow-mouthed adj. dar ağızlı (nesne)
tight-mouthed adj. ağzı sıkı
tight-mouthed adj. sır tutabilen
large-mouthed adj. geniş ağızlı
large-mouthed adj. büyük ağızlı
bell-mouthed adj. geniş ağızlı
loud-mouthed adj. geveze
loud-mouthed adj. boşboğaz
loud-mouthed adj. çenesi düşük
loud-mouthed adj. yüksek sesli
big-mouthed adj. gürültücü
big-mouthed adj. konuşkan
big-mouthed adj. patavatsız
big-mouthed adj. koca ağızlı
black-mouthed adj. ağzı pis
black-mouthed adj. iftiracı
wide-mouthed adj. kocaman (gülüş)
wide-mouthed adj. geniş (gülüş)
wide-mouthed adj. yiyip bitiren
wide-mouthed adj. açgözlü
wide-mouthed adj. doyumsuz
wide-mouthed adj. ağzı genişçe açarak bağırılan (şey)
wide-mouthed adj. yüksek sesli
hard-mouthed adj. ağzı sert
hard-mouthed adj. hakim olunamayan
meal-mouthed adj. gerçekleri açıkça söylemeyen
meal-mouthed adj. fikir ve niyetlerini gizlemeye meyilli
meal-mouthed adj. yapmacık kibarlık gösteren
meal-mouthed adj. yapmacık bir kimseye yakışan (telaffuz)
honey-mouthed adj. tatlı sesli
mouthed adj. (belirtilen şekilde) ağzı olan
mouthed adj. (belirtilen tipteki) ağza benzer
mouthed adj. ağzı açık
mouthed adj. sonuna kadar açık
open-mouthed adj. gürültülü
open-mouthed adj. yüksek sesli
open-mouthed adj. (tazı, av köpeği) av görünce havlayan
open-mouthed adj. (sürahi) geniş ağızlı
flap-mouthed adj. geniş ve sarkık dudaklı
flap-mouthed adj. boşboğaz
flap-mouthed adj. çalçene
round-mouthed adv. yuvarlak ağızlı
Colloquial
mealy-mouthed adj. bir öyle bir böyle diyen
mealy-mouthed adj. bir dediği bir dediğini tutmayan
mealy-mouthed adj. çatal dilli
mealy-mouthed adj. samimiyetsiz
mealy-mouthed adj. yapmacık
mealy-mouthed adj. yapmacık tatlı dilli
Idioms
gaze open-mouthed v. ağzı açık bakmak
gaze open-mouthed v. ağzı açık bakakalmak
gaze open-mouthed v. hayretle bakmak
gaze open-mouthed v. hayretle bakakalmak
honey-mouthed adj. tatlı dilli
honey-mouthed adj. tatlı sözlü
honey-mouthed adj. gönül alıcı konuşan
honey-mouthed adj. ikna edici konuşan
honey-mouthed adj. baştan çıkarıcı konuşan
Medical
wide-mouthed adj. geniş ağızlı
Anatomy
tut-mouthed adj. sivri çeneli
tut-mouthed adj. fırlak çeneli
Marine Biology
red-mouthed goby n. tekir kayası
red-mouthed goby n. tekirkayası balığı
red-mouthed goby n. tekirkaya balığı
Zoology
eastern narrow-mouthed toad (gastrophryne carolinensis) n. doğu dar ağızlı kara kurbağası
eastern narrow-mouthed toad (gastrophryne carolinensis) n. kuzey amerika'da görülen dar ağızlı kurbağa familyasına ait bir kurbağa
mealy-mouthed n. siyah burnunun arkasında beyaz bir bölge bulunan (sığır, at)
western narrow-mouthed toad (gastrophryne olivacea) n. kuzey amerika'nın orta ve batısında yaşayan küçük bir kara kurbağası
Ottoman Turkish
golden-mouthed adj. belagatli
Slang
muckle-mouthed adj. koca ağızlı
British Slang
potty mouthed adj. ağzı bozuk
potty mouthed adj. küfürbaz