büyük kısmı - Turkish English Dictionary
History

büyük kısmı



Meanings of "büyük kısmı" in English Turkish Dictionary : 2 result(s)

Turkish English
General
büyük kısmı the large part of n.
Colloquial
büyük kısmı best part of expr.

Meanings of "büyük kısmı" with other terms in English Turkish Dictionary : 59 result(s)

Turkish English
General
büyük bir kısmı yok olma decimation n.
büyük kiliselerin binanın diğer kısımlarından yüksekçe olan uzun ve dar orta kısmı (mimari) nave n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo wobbler n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo bobbing head doll n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo nodder n.
baş kısmı büyük oyuncak biblo bobblehead doll n.
kapak kısmı yuvarlak olan büyük bir seyahat sandığı saratoga n.
kapak kısmı yuvarlak olan büyük seyahat sandığı saratoga trunk n.
büyük su kütlesinin sığ alanlar içeren kısmı shallows n.
-nin büyük kısmı bigger part of adj.
-in büyük kısmı majority of adj.
-in büyük kısmı most of adj.
-in büyük kısmı the general run of adj.
(bir şeyin) büyük kısmı most adj.
gitarı anımsatacak yuvarlak hatları bulunup alt kısmı üst kısmından belirgin şekilde büyük olan guitar-shaped adj.
-in büyük kısmı greater part of prep.
bir kısmı büyük olan meg- pref.
bir kısmı büyük olan mega- pref.
Phrases
(bir şeyin) büyük kısmı the best part of (something) n.
(bir şeyin) büyük kısmı the better/best part of something n.
Colloquial
bir şeyin büyük bir kısmı one's better part n.
günün büyük bir kısmı most part of the day n.
büyük bir bölümü/kısmı in good part expr.
büyük bir bölümü/kısmı in large part expr.
eğlencenin büyük bir kısmı half the fun of something expr.
sıkıntının büyük bir kısmı half the trouble of something expr.
Idioms
toplumun/halkın alt ve alt orta tabakayı kapsayan büyük/geniş kısmı the unwashed masses n.
(bir şeyin) büyük kısmı the better half of (something) n.
bir şeyin eğlencesinin çoğu/büyük bir kısmı half the fun of something n.
bir şeyin sıkıntısının çoğu/büyük bir kısmı half the trouble of something n.
(bir şeyin) büyük kısmı the general run (of something) n.
büyük bir kısmı better half expr.
Speaking
büyük bir kısmı doğru most of it is true expr.
Technical
büyük kısmı tamamlanan iş finished work n.
büyük kısmı suyun altında kalan ve kendiliğinden çalışan su taşıtı semisubmersible n.
su altındaki şamandıraların üzerinde yüzen ve büyük kısmı su altında olan sondaj platformu semisubmersible n.
su altındaki şamandıraların üzerinde yüzen ve büyük kısmı su altında olan sondaj platformu semisubmersible rig n.
Computer
bilgisayar oyunlarında oyunun büyük bir kısmı boyunca aynı noktada kalıp oradan geçen diğer oyuncuları vuran oyuncu camper n.
Architecture
büyük kiliselerin binanın diğer kısımlarından yüksekçe olan uzun ve dar orta kısmı navicella n.
büyük kiliselerin binanın diğer kısımlarından yüksekçe olan uzun ve dar orta kısmı navis n.
büyük kiliselerin binanın diğer kısımlarından yüksekçe olan uzun ve dar orta kısmı nave n.
Anatomy
bazal gangliyonun büyük ve koyu renkli yan kısmı putamen n.
Marine Biology
onayaklı eklembacaklı kabuklular içinde ıstakoz, büyük karides, karides gibi karın kısmı çok gelişmiş deniz canlılarının dahil olduğu bir grup macroura n.
onayaklı eklembacaklı kabuklular içinde ıstakoz, büyük karides, karides gibi karın kısmı çok gelişmiş deniz canlılarının dahil olduğu bir grup macrura n.
Botanic
yumuşak etli kısmı ve deri benzeri kabuğu olan büyük tropikal bir meyve cherimolla n.
yumuşak etli kısmı ve deri benzeri kabuğu olan büyük tropikal bir meyve cherimoya n.
yumuşak etli kısmı ve deri benzeri kabuğu olan büyük tropikal bir meyve cherimoyer n.
avustralya'ya özgü gövdesinin alt kısmı koyu üst kısmı beyaz renkli olan büyük bir ağaç white mountain ash (eucalyptus fraxinoides) n.
Agriculture
büyük bir kısmı kiracı çiftçilere kiralanmış, arazi sahibi veya çiftlik yöneticisi tarafından ekilip biçilen arazi parçası home-farm n.
History
büyük britanya'nın eski roma imparatorluğu altındaki bir kısmı britannia n.
Military
artçı büyük kısmı rear guard reserve n.
öncü büyük kısmı advance guard reserve n.
öncü öncüsü büyük kısmı support proper n.
Ornithology
kuzey amerika'da yaşayan, vücudunun büyük kısmı kahverengi olup sarı göğsünde hilal biçiminde siyah bir leke bulunan ve melodik ötüşleri ile bilinen sturnella cinsi çeşitli kuşlara verilen ad medlar n.
çoğunluğu afrika'da yaşayan, sırt kısmı gri olan kahverengi çok büyük bir balıkçıl goliath n.
çoğunluğu afrika'da yaşayan, sırt kısmı gri olan kahverengi çok büyük bir balıkçıl goliath heron n.
çoğunluğu afrika'da yaşayan, sırt kısmı gri olan kahverengi çok büyük bir balıkçıl ardea goliath n.
avustralya'ya özgü büyük bir kısmı beyaz olan iri bir leylek policeman bird n.
büyük bir kısmı sarı renkli olan ötücü bir kuş setophaga discolor n.