bazı yer - Turkish English Dictionary
History

bazı yer



Meanings of "bazı yer" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
General
bazı yer some gate n.

Meanings of "bazı yer" with other terms in English Turkish Dictionary : 44 result(s)

Turkish English
General
yiyecek ve bazı eşyanın saklandığı yer hold n.
bazı memeli deniz hayvanlarının kafasında bulunup sesle yer belirlemeye yaradığı düşünülen yuvarlak bir organ melon n.
bazı yumuşakçaların ağız kısmında yer alan bir tür çıkıntı mentum n.
bazı kovalamaca oyunlarında yakalananların tutulmak üzere götürüldüğü yer hell n.
Tourism
havayolu şirketlerinin kapasite fazlası satışı sebebiyle uçakta yer olmaması ve; bunun sonucu olarak bileti alınmış olan bazı yolcuların uçağa kabul edilmemesi dolayısıyla verilen tazminat denied boarding compensation n.
Anatomy
(bazı omurgalılarda) bilek yapısında yer alan bir kemik intermedium n.
(bazı hayvan kulaklarında) tragusun içinde ve arkasında yer alan çıkıntı post-tragus n.
(birçok iki yaşamlı ve sürüngen ile bazı kuşlarda) nazal septum ve üst çene kemiği arasında yer alan küçük bir kemik septomaxillary n.
(bazı omurgalılarda) frontal kemiğin önünde ve yanında yer alan kemiğe ait veya ilişkin prefrontal adj.
(bazı sürüngen ve balıklarda) başın ortasında yer alan pula ait veya ilişkin prefrontal adj.
Biology
her bir azotlu bazın tümleyici bazı ile yer değiştirdiği nükleotit dizilimi complement n.
bazı mantarların konidiyumları arasında yer alıp sonrasında parçalanarak yok olan küçük selüloz kitlesi disjunctor n.
bitkilerde bazı biyolojik süreçlerin başlaması için uygun koşulları sağlayan yer court n.
bazı amfibi ve omurgalılarda pubis önünde yer alan kemik veya kıkırdak prepubis n.
(bazı sürüngenlerin üst dudağında yer alan) pullu çıkıntı ile ilgili rostra adj.
Biochemistry
bazı bitkilerin poleninde yer alan bir madde pollenin n.
Marine Biology
bazı özellikleri bakımından kum pireleri ile eş-ayaklılar arasında yer alan bir eklembacaklı kabuklular sınıflandırması anisopoda n.
bazı kitonların kabuklarında yer alan küçük gözenekler micropore n.
Zoology
bazı kabukluların boğazındaki sinir kordunun üstünde yer alan kitinli yapı endophragma n.
bazı sınıflandırmalarda yer almayan, kokarcaları içeren bir alt familya mephitinae n.
bazı sınıflandırmalarda yer almayan, kokarcaları içeren bir alt familya subfamily mephitinae n.
(bazı hayvanların kafatasında) sfenoid kemiğin yanında yer alan kemik parasphenoid n.
(bazı kertenkelelerde) göz arkasında yer alan pul postocular n.
bazı böceklerin karın duvarlarında yer alan zarlı bölüm pleurite n.
(bazı solucan ve yumuşakçalarda) ağzın üstündeki ilk segmentte yer alan küçük çıkıntı prostomium n.
Botanic
bazı mantarların gövdelerindeki sert kabuğun içinde yer alan ve sporları içeren doku centrum n.
bazı tatlısu yosunlarının anteridyumunun duvarını oluşturan sekiz kılıftan her birinin iç duvarının orta kısmında yer alan ve dışa doğru çıkıntı yapan silindirik hücreler manubrium n.
bazı gövdelerin özü çevresinde yer alan primer ksilem halkası medullary sheath n.
bazı sınıflandırmalarda pyrolaceae familyası altında yer alan, yapraksız etli çürükçül bitkileri içeren bir cins monotropa n.
bazı sınıflandırmalarda pyrolaceae familyası altında yer alan, yapraksız etli çürükçül bitkileri içeren bir cins genus monotropa n.
Education
doktora derecesinin altında yer alıp avrupa'daki bazı yüksek öğrenim kurumlarınca verilen akademik bir derece licentiate n.
History
(iskoçya'da) 18. ve 19. yüzyıllarda koyunlara yer açmak için kuzey iskoçya'nın bazı bölgelerindeki insanların zorla yerinden edilmesi highland clearances n.
Archaeology
bazı oluşumların meydana gelmesi nedeniyle diğer arkeolojik kalıntıların yer almadığı zaman dilimini yansıtan kesit cut n.
Religious
bazı kiliselerde ibadet edenler için ayrılan yer amen corner n.
bazı kiliselerde ibadet edenler için ayrılan yer oturağı amen seat n.
kilise ayininin özellikle kyrie, gloria, credo, sanctus ve agnus dei dualarını içeren bazı bölümlerinde yer alan müzikal düzenleme mass n.
bazı kiliselerde rahip ve koronun bulunduğu bölümün kuzey cephesinde yer alan ve eskiden kutsal objelerin muhafaza edildiği sığ girinti sepulcher [us] n.
bazı kiliselerde rahip ve koronun bulunduğu bölümün kuzey cephesinde yer alan ve eskiden kutsal objelerin muhafaza edildiği sığ girinti sepulchre [uk] n.
düzenli vezni bulunmayan ve bazı kiliselerdeki belirli ayinlerde okunan veya söylenen monoton şarkı veya ilahilerin yer aldığı kitap sequencer n.
Ornithology
bazı eski taksonomik sınıflandırmalarda yer alan bir ördek alt takımı anseres n.
bazı eski taksonomik sınıflandırmalarda yer alan bir ördek alt takımı suborder anseres n.
Entomology
bazı suda yaşayan böcek larvalarının solunum sisteminin bir parçasını oluşturan, organizmanın iç kısmında yer alan soluk borusuna bağlı yaprak benzeri oluşumlar tracheal gill n.
bazı böceklerin başının üst ön tarafında yer alan çıkıntı tylus n.
bazı gerçek sineklerin ön antenlerinin üst kısmında yer alan küçük bölge lunule n.