be on (one) - Turkish English Dictionary
History

be on (one)



Meanings of "be on (one)" in Turkish English Dictionary : 10 result(s)

English Turkish
Colloquial
be on (one) expr. birinin hatası
be on (one) expr. birinin suçu
be on (one) expr. birinin mesuliyeti
be on (one) expr. sorumluluğu birinde
be on (one) expr. (yiyecek, içecek, sefer) birinden
be on (one) expr. (yiyeceği, içeceği) biri ödeyecek
be on (one) expr. (yiyeceğin, içeceğin) parası birinden
be on (one) expr. (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ödenecek
be on (one) expr. (yiyeceği, içeceği) biri ısmarlıyor/ısmarlayacak
be on (one) expr. (yiyecek, içecek, sefer) biri tarafından ısmarlanacak

Meanings of "be on (one)" with other terms in English Turkish Dictionary : 65 result(s)

English Turkish
General
be so few one can count them on the fingers of one hand v. parmakla gösterilmek
Colloquial
be crook on (one) [australia/new zealand] v. (birinden) irite olmak
be crook on (one) [australia/new zealand] v. (birinden) rahatsız olmak
be crook on (one) [australia/new zealand] v. (birine) bozulmak
be crook on (one) [australia/new zealand] v. (birine) gıcık olmak
be crook on (one) [australia/new zealand] v. (birine) uyuz olmak
be crook on (one) [australia/new zealand] v. (birine) kıl olmak
be one up on somebody v. birinden üstün olmak
be one up on somebody v. birinden bir adım önde olmak
be one up on somebody v. birinden avantajlı durumda olmak
be one up on somebody v. birinden önde olmak
be lost on (one) v. (birini) etkilememek
be lost on (one) v. (biri) üzerinde bir etki uyandırmamak/yaratmamak
be lost on (one) v. (biri) tarafından değer verilmemek
be lost on (one) v. (biri) tarafından takdir edilmemek
be lost on (one) v. (biri) tarafından anlaşılmamak
be lost on (one) v. boşa gitmek
be lost on (one) v. bir yere varmamak
be lost on (one) v. kaybolup gitmek
be lost on (one) v. (birine) bir şey ifade etmemek
be one up on someone v. birinden üstün olmak
be one up on someone v. birinden bir adım önde olmak
be one up on someone v. birinden avantajlı durumda olmak
be one up on someone v. birinden önde olmak
Idioms
be able to count (someone or something) on one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be able to count somebody/something on (the fingers of) one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be a new one on v. ilk kez görmek
be a new one on v. yeni olmak
be down on (one) like a ton of bricks v. (birinin) tepesine balyoz gibi inmek
be down on (one) like a ton of bricks v. (birinin) tepesine gülle gibi inmek
be down on (one) like a ton of bricks v. (birini) bir güzel benzetmek
be down on (one) like a ton of bricks v. (birini) eşekten düşmüşe çevirmek
be able to count (someone or something) on one hand v. çok az sayıda olmak
be able to count (someone or something) on one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be a drag on (one) v. (birine) ayak bağı olmak
be a drag on (one) v. (birine) köstek olmak
be a drag on (one) v. (birine) yük olmak
be a drag on (one) v. (birine) sıkıntı olmak
be able to count (someone or something) on the fingers of one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be able to count (someone or something) on the fingers of one hand v. çok az sayıda olmak
be able to count (someone or something) on one hand v. bir elin parmaklarını geçmemek
be able to count (someone or something) on one hand v. çok az sayıda olmak
be hard on (one) v. (birine) sert/kötü davranmak
be hard on (one) v. (birine) merhametsizce/acımasızca davranmak
be hard on (one) v. (birine) çok katı davranmak
be hard on (one) v. (birini) üzmek
be hard on (one) v. (biri) için zor olmak
be hard on (one) v. (birine) ağır gelmek
be hard on (one) v. (birine) haksızlık olmak
be hell on (one) v. (biri) için kötü olmak
be hell on (one) v. (biri) için yıkıcı olmak
be hell on (one) v. (biri) için üzücü olmak
be hell on (one) v. (biri) için hoş olmamak
be hell on (one) v. (biri) için acı verici olmak
be hell on (one) v. (biri) için tatsız olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something) v. (biri/bir şey hakkında) hemfikir olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something) v. (biri/bir şey konusunda) aynı kafada olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something) v. (biri/bir şey hakkında) aynı düşüncede olmak
be of one/the same mind (about/on somebody/something) v. (biri/bir şey hakkında) aynı görüşte olmak
be sweet on (one) v. (birinden) hoşlanmak
be sweet on (one) v. (birine) abayı yakmak
be sweet on (one) v. (birine) tutulmak
be sweet on (one) v. (birine) aşık olmak
they can be counted on the fingers of one hand expr. sayıları bir elin parmaklarını geçmez
Football
be one-on-one with the goalkeeper v. kaleciyle karşı karşıya kalmak