History

belli olarak

Meanings of "belli olarak" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	belli olarak	conspicuously adv.

Meanings of "belli olarak" with other terms in English Turkish Dictionary : 25 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	belli değerdeki plaklar için ödeme olarak kullanılabilecek hediye çeki	record token n.
2	General	belli bir duruma tabi olarak	dependently adv.
3	General	her halinden belli olarak	all of a adv.
Phrasals
4	Phrasals	(belli bir yaklaşım, zihniyet, ahlaki değer, davranış) sahibi olarak yetiştirmek	raise with (someone or something) v.
5	Phrasals	(belli bir yaklaşım, zihniyet, ahlaki değer, davranış) sahibi olarak büyütmek	raise with (someone or something) v.
6	Phrasals	(bir şeyin) fiyatını (belli bir miktar) olarak belirlemek	value (something) at (some amount of money) v.
7	Phrasals	fiyatını (belli bir miktar) olarak belirlemek	value at v.
Colloquial
8	Colloquial	belli bir konunun tartışılmasına aracı olan ve genelde kolektif olarak yönetilen instagram hesabı	flop account n.
9	Colloquial	birinden hoşlandığını aleni olarak belli eden mimikler	kissy face n.
10	Colloquial	düzenli olarak belli bir yerde görüşen kişiler arasında kullanılan vedalaşma kalıbı	cuic (see you in church) abrev.
Idioms
11	Idioms	düzenli olarak belli bir yolu yürüyerek dolaşmak	pound a beat v.
12	Idioms	belli bir şeyi kesin olarak açığa kavuşturmak	nail something down v.
13	Idioms	(belli bir tür hayvanın) serbest/yasal olarak avlanabildiği dönem	open season (on something) v.
14	Idioms	kesin/tam olarak (belli bir zamanda/saatte)	at the stroke of (some specific time) expr.
Trade/Economic
15	Trade/Economic	belli bir kişi ya da kuruma belli bir miktarı ödemesi için bankaya yazılı olarak verilen ödeme emri	check n.
16	Trade/Economic	mevduat olarak açılan hesapların belli oranında saklanan nakit para tutan	bank reserves n.
17	Trade/Economic	yararlanacak kişiye hayat boyu veya belirli süre boyunca taksitli olarak belli bir paranın ödenmesini öngören sigorta poliçesi	annuity agreement n.
Law
18	Law	(eski ingiltere'de) kaleye belli bir mesafedeki konutu korumanın bedeli olarak alınan vergi	castle-guard n.
19	Law	(eski ingiltere'de) kaleye belli bir mesafedeki konutu korumanın bedeli olarak alınan vergi	castleward n.
20	Law	davalının yasal olarak belli bir süre içerisinde mahkemeye teşrif etmesi	seasonable appearance n.
21	Law	jüri tarafından belli bir meblağın ödenmesiyle ilgili olarak verilen karar	quotient verdict n.
22	Law	belli bir dava ya da karar ile ilgili olarak mahkeme kaydında görünen	of record adj.
Technical
23	Technical	motorun hızı ne kadar döneceği belli bir açıya bağlı olarak ayarlanabilen motor	step motor n.
Chemistry
24	Chemistry	belli başlı maddelerin ilişkili oldukları reaksiyonlara bağlı olarak asit ya da baz olarak hareket etmesi.	amphoterism n.
Modern Slang
25	Modern Slang	harflerin belli bir düzende veya gelişigüzel olarak büyüklü küçüklü kullanıldığı yazım şekli	alternating caps n.