Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | bir şey dışı bırakmak | cull out of v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | hızlıca bir şey dışı bırakmak | sweep out of (something or some place) v. |
Phrasals | birini/bir şeyi bir şey dışı bırakmak | sweep someone or something out of something v. |
Phrasals | birini/bir şeyi bir şey dışı bırakmak | sweep someone or something out v. |
Phrasals | (birini/bir şeyi bir şey) dışı bırakmak | cull (someone or something) out of (something) v. |